Beşiktaş, taraftarına acı çektirmeye devam ediyor. Düşmesine kesin gözüyle bakılan, puan silme cezası olduğu için -1 (yazıyla eksi bir) puanı olan bir takım karşısında, bu kadar aciz bir futbol oynanıyorsa, bunun hesabını, kulübü yüzüstü bırakıp kaçan Hasan Arat’tan ve bu transferlere onay veren tüm yönetim kurulu üyelerinden sormak lazım.
Neyse, bu başka bir yazı konusu. Gelelim, Beşiktaş’ın bu maçı kaybetme nedenlerine:
1)Futbolcular yönetimdeki krizin farkındalar ve hepsi kendi geleceklerini düşünüyorlar. Sezon başında yollanan futbolcuların, bonservislerini ve tazminatlarını alarak gitmeleri bazı futbolculara kötü örnek oldu. Acaba ben de kötü oynayarak kendimi kovdurabilir miyim, düşüncesinde pek çok oyuncu olduğu söyleniyor.
2)Futbolda başarı, şu sihirli formülle açıklanır: Başarı= (adanmışlık x denge)yetenek . Bu formüldeki adanmışlık, “başarıya ulaşmak için hiç gevşemeden ve ödün vermeden ortaya konan özgün ve bireysel irade” olarak tanımlanıyor. Adanmışlık duygusu aynı zamanda “bulaşıcıdır”. Bu duyguya sahip oyuncular sahada diğerlerini de ateşlerler. Beşiktaş’ta en büyük sorunlardan biri de bu. Bu ateşlemeyi yapacak oyunculardan biri de Rafa Silva. Ama o da diğerlerine ayak uydurmuş. Sahada dolaşıp, duruyor.
3)Takımın geneline baktığımızda, Gio’nun bu takımı hiç çalıştırmamış olduğunu görüyoruz. Fizik-kondisyon yerlerde sürünüyor. Doksan dakikayı çıkartacak bir ya da iki oyuncu sayabiliriz.
4)Takımın yerleşmiş bir oyun anlayışı yok. Savunma da hücum da bir sistem içerisinde oynanmıyor; herkes kafasına göre oynuyor. Beşiktaş %66, ADS % 34 topla oynamış. Bunun nedeni, sürekli yan pas, geri pas yaparak oyun kurmaya çalışmaları. Topu ileri taşıma dertleri yok.
5)Ne duran top kullanabiliyorlar ne de rakip duran top kullandığında ne yapacağı biliyorlar. Beşiktaş 14 korner kullandı, hepsini rakip havada topladı. ADS, 2 korner kullandı, birini gol yaptı. Taç kullanmayı bile beceremiyorlar. Attıkları taçların çoğu rakibe geçiyor.
Bu maç, Allahtan Mert iyi gününde idi; skor daha da can yakıcı olabilirdi. Karşı karşıya kaldığı 3-4 net pozisyonu engelledi. Yusuf Sarı tek başına Beşiktaş defansını hallaç pamuğu gibi attı.
Bu arada, ADS’un 16 yaşındaki kalecisi Deniz’i de tebrik etmeden geçmeyelim. O yaştaki bir çocuğun gösterdiği özgüveni ve dirayeti Beşiktaşlı futbolcular gösteremediler.
Bir önceki maç yorumumda, “bu kumaştan palto çıkmaz” demiştim. Sözümü geri alıyorum, bu kumaştan yelek bile çıkmaz.
Hayri Cem
duhuliye.com/ özel haber
🔔Kanalımıza abone olarak yeni videolarımızdan ilk siz haberdar olun:
Abone olmak için: youtube/Haber1903-tv