Her transfer hüsranından sonra, yöneticilerimiz seneler boyu "Önümüzdeki yıl Ajax modeline döneceğiz, çaresi yok" derlerdi ya, işte o mevzu bahis Ajax'la bu gece oynuyoruz...
Kadroda dikkat çeken en önemli değişiklik, Immobile'nin yerine ilk 11'e giren genç Mustafa oldu. Bir de son maçta oynayan Mario, yerini Onana'ya bırakmış...
Gerisi bildiğiniz gibi. Daha maçın başında, o Mustafa Ajax yarı sahasını şöyle bir harmanladı ama... Rakibin kısa paslarla oyun kurmasına, biz uzun toplarla karşılık veriyorduk. İlk 20 dakika, atak yapmalarını engellemek için ikili mücadele yaptık. Atak yapmayı düşünmedik sanki...
Bu zaman diliminde iki net pozisyonları vardı. Çok pas yapmaları bize avantaj olabilir. Çünkü ortadan pasla gelip kaptırdıkları her topta, orta alanları bomboş kalıyor ve orayı iki adımda geçecek adamlarımız çok.
Lakin, adamların baskılı ve etkili oyunu, ataklarını daha organize yapmalarını sağlıyordu ki Mert'in kısa düşen topunda gelişen atakta gol yedik...
1-0. İkinci yarıya Immobile değişikliğiyle başladık... Tam topla biraz oynamaya yüz tutmuştuk ve ön tarafa yoğunlaşmıştık, derken geriye çekildiler ve ani çıkışlarında tek ayak üzerinde yakalandık. 2-0 Sonra bir gol daha...
Ahh! Bronckhorst, ahh! Hadi, ilk yarı hata yaptın, peki ikinci yarı niye normale dönmüyorsun? Semih'i sola çekip Immobile ile niye takımı fabrika ayarlarına çekmiyorsun? Hatta amaç galibiyetse, ilk yarıda az çok çözdüğün rakibin göbeğine Salih'i koy, risk al! Niye hoca, niye?
Onana ve Ndour gibi adamlara şans veriyorsun da Salih oynamayı hak etmiyor mu? Muçi? 10 milyon euroluk adam, he? Nerede abi çocuk? Dakika 73, hâlâ Ajax kalecisine top gitmedi... Herkesi oyundan düşürdün...
Topçuyu da taraftarı da... Kesip de ikinci yarı oyuna koyduğun adamı da, Şans verip ikinci yarı oyundan aldığın çocuğu da!!! Gece gece ayarımızı kaçırdın... Yanlış kadro tercihi bir yana, yanlışından dönmeyerek de ayıp ettin ve kahrettin bizi.
Akşam/ Alen Markaryan
