Futbol

Arthur Masuaku’nun da canı var!

Top kayıplarını alt seviyeye çeken Beşiktaş iyi yolda lakin savunma uyarı veriyor. Bu otomobilde yanan ‘ikaz’ lambası değil ki, “bir ara servise gider gösteririm’ diyesin. Bir hafta sonra rövanş var ve o maçın telafisi söz konusu değil…

Milot Rashica sağ kanatta adam geçmeyi başarıp orta yapamayınca ayağına topu alan Arthur Masuaku ile buluşturdu. 30 yaşındaki Fransız oyuncu da can ama! Milot Rashica iyi niyetli ve çalışkan futbolcu ancak görüldüğü gibi yetisi sınırlı. Kosovalı futbolcu için ‘fırsatçı’ tanımlaması sanırım yerinde olur. Zira sağ kanatta üstün bir oyun sergileyemiyor ancak uygun anı bulduğunda da değerlendirmeye çalışıyor. Ama bu da Beşiktaş için yeterli olmuyor. İsviçre deplasmanının ilk yarısında Beşiktaş adına sırıtan bu oluverdi.  Cher Ndour da Gedson Fernandes de, Ciro Immobile de, Rafa Silva da Milot Rashica’nın tıkandığını görüp topu sürekli sol kanattaki Arthur Masuaku ile buluşturdu. Masuaku da ayağından geldiğince Lugano ceza alanı içine orta yaptı. Beşiktaş, Gedson Fernandes ile golü bulmadan önce kalesinde iki önemli tehlike yaşadı ancak önlemini alamadı akabinde de ev sahibi ekip Uran Bislimi ile eşitliği sağladı. Emirhan Topçu hızlı ve iyi ancak kimi zaman riskli oynuyor.  Ali Mohamed Al-Musrati, Bislimi’nin attığı golüne engel olabiliyor miydi? Geçelim…

Karşılaşmanın ikinci yarısında Gedson Fernandes takımını bir kez daha öne geçirdi tam üç dakika sonra da Al-Musrati attığı golle ardaki farkı ikiye çıkardı. Beşiktaş ‘acaba’ dediği İsviçre deplasmanında skoru 3-1 taşımanın coşkusunu ne yazık ki uzun süre yaşayamadı! Önce Renato Steffen ‘garip’ diyebileceğimiz rahat golle farkı bire indirdi hemen sonrasında da Gabriel Armando de Abreu ters vuruşla kendi kalesine attığı golle skorun eşitlenmesini sağladı. Bunlar futbolun olağanı. Sıradan olmayanı, deplasmanda 3-1’i bulan Beşiktaş savunmasında yaşanan zaaflar.

Renato Steffen’in golü için ‘garip’ yaklaşımında bulunmamın nedeni şu; Beşiktaş ne adam adama savunma yaptı ne de alan savunması. Steffen golü atarken eksiksiz tüm takım onun topa vurmasını bekledi. Orta alan, ileri uç derken savunma unutuldu! Ulvi Güveneroğlu, Kadir Akbulut, Gökhan Kesin savunma üçlüsü şimdi sahaya çıksa o açığı vermez!   

Teknik direktör Giovanni van Bronckhorst da Milot Rashica’nın yetersizliğini gördü ve oyuncu değişimlerinin ardından Rafa Silva’yı o sağ kanada kaydırdı ve tabii gecesinde olmayan 

Ciro Immobile’nin yerini de genç Mustafa Hekimoğlu aldı. Ne yalan söyleyeyim radikal olduğu kadar cesur ve yerinde karardı. İtalyan futbol efsanesini oyundan alacaksın takıma yeni monte edilen genç futbolcuyu sahaya süreceksin, teknik direktörlük böyle bir şey olsa gerek!

Kıssadan hisse; top kayıplarını alt seviyeye çeken Beşiktaş iyi yolda lakin savunma uyarı veriyor. Bu otomobilde yanan ‘ikaz’ lambası değil ki, “bir ara servise gider gösteririm’ diyesin. Bir hafta sonra rövanş var ve o maçın telafisi söz konusu değil…

Asena Özkan/T24

{ "vars": { "account": "PASTE_ANALYTICS_ACCOUNT_ID" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }