80 öncesi yıllarda tam olarak böyleydi Beşiktaş… İsmail Atik diye sıradan bir Finlandiyalı santraforu ve bir-iki sezon önce 60 milyon tl gibi dönem için çok büyük paralar harcanarak alınmış sıradan yıldızlar bir aradaydı… Takım sapır sapır dökülüyor, takım içi gruplaşmalar gırla gidiyor, herkes düşmüş kendi derdine, kodunsa bul forma için oynayanı…
İşte o yıllarda, Mehmet Üstünkaya adında koca yürekli bir adam çıktı… Başkanlık koltuğuna kurulduğu ilk günlerde, "Beş yıl kimse şampiyonluk beklemesin" dedi ve ekledi; ben bu mücadeleyi, forma için oynayacak gençlerle vereceğim, sıradan yıldızlarla ya da sıradan yabancılarla değil… Kim varsa gönderdi takımdan ve Süleyman, Fuat, Fikret, Ziya başta olmak üzere ne kadar genç varsa aldı A Takıma… Trabzonspor'un yıldızları Necdet, Mehmet Ekşi ve Serdar Bali ile de destekledi gençleri.
Takımın başına da eski futbolcularımızdan Dorde Miliç'i getirdi… Üstünkaya öncesinde ligin ilk haftalarında yarıştan kopan Kartal, Miliç'le ilk sezon ligi Beşinci bitirdi, ikinci sezon ise 16 yıl sonra şampiyonluk geldi.
Burada asıl mesele BEŞ YIL KİMSE ŞAMPİYONLUK BEKLEMESİN diyebilmek ve bunu dedikten sonra oluşan sağlıklı ortamda şampiyonluk kovalayacak bir takım kurabilmektir. Varsa böyle bir babayiğit çıksın ortaya. Yani… Yanisi şu; Beşiktaş'ta çok büyük değişiklikleri yapmanın zamanı gelmiştir. Ahmet Nur Çebi'nin, çifte kupa sonrası kararsız ve ürkek tavırlarla yaptığı hatalar bugünkü manzaranın temel nedenidir. Dolayısıyla bu durumdan kurtulmak için de kararlı cesur adımlar atmak şarttır. Gelecek olan, bunları bilerek gelsin çünkü kaybedecek bir saniye bile yok.
NOT: Bodo maçı mı, ne maçı, dün Beşiktaş'ın maçı mı vardı ki!
Turgay DEMİR / Fotomaç