Sabah 06.00’da kalktık, Gelibolu’dan İstanbul’a dümen kırdık... Gelibolu Beşiktaşlılar Derneği Başkanı Hakan Pehlivan ve yönetim kurulu üyesi Müştak Özinal ile birlikte bastık gaza, ver elini Sinan Erdem Spor Salonu yani Beşiktaş’ın kongresinde yerimizi aldık.
Pehlivan ve Özinal, iki saat süren yolculukta kime oy vereceklerini tartıştılar, tabii ki oylarının renginin ‘BEYAZ’ olduğunu biliyorum! Bana da sordular, ama gazeteci kimliğimle renk vermedim, “Söylemem, bende kalsın” dedim!
Yarım asıra dayanan Beşiktaş serüvenimde çok sayıda olağan veya olağanüstü kongreye tanıklık ettim. Giriş kartlarımızı alırken, yaşanan izdiham beni oldukça şaşırtı! Düşünün yılbaşı arifesi, herkesin tatil hesabı yaptığı ortamda kongreye böylesi ilginin olması kafamı karıştırırken, mutlu olduğumu söyleyebilirim. Çünkü, neticede her yönüyle, gerek sportif, gerekse finansal açıdan yıpranmış bir Beşiktaş vardı ortada. Yağmur ve soğuk havaya karşın sandık başına giden herkes alkışı ve de övgüyü hak ediyor. Onlar Kartal’ı yalnız bırakmadılar, sahip çıktılar, iradelerini ortaya koydular, helal olsun.
HABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..
Salona girişte alınan sıkı güvenlik önlemleri dikkat çekiciydi. Düşünün Beşiktaşlı olan, ancak kulübe üye olmayanlar kongreyi izlemek isteyenler dahi salona alınmadı. Onca izdihama karşı kongrede gerginlik yaşanmaması ve centilmence geçmesi örnek olarak tarihteki yerini alacaktır kuşkusuz.
Sadece bu mu? İki başkan adayının oylama bitiminde birbirlerine sarılması, kucaklaşması övgüye değer görüntüdür bence. İki adayın bu görüntüsü dilerim tribünlere de yansır, mayıs ayına kadar iş başına gelen başkan ve yönetimine destek ve kredi verirler. Doğal olanı da budur, yanılyor muyum? Yani Beşiktaş için birleşin, ayrışmayın!
Yaklaşık 5 ay sonra bu kez olağan seçim var. Tablo ortada, bu geçiş döneminde yeni Başkan Serdal Adalı ve yönetimin işi pek de kolay değil. Onların bu süreçte ortaya koyacakları performans, mayıs ayındaki kongrenin en büyük belirleyicisi olacak.
Milliyet/ Bilal Meşe