3 gün önceki yazımda Şenol Güneş ile ilgili hazırlanan senaryonun başrol oyuncularını ve hedeflerini belirtmiştim. Demirören’in medya gurubundan olan bu kişiler "Şenol Güneş milli takıma gitmelidir" şeklinde anonim görüş bildirmişlerdi. Son aylarda organize olan medya içindeki oluşumun da ön saflarında yer alan bu kişiler aldıkları talimatı yerine getirmek için olduğunu düşündüğüm bu algıyı yaratmakta başarılı oldular.
Şimdi biraz geriye dönüp baktığımızda BJK başkanının, Şenol Güneş’in açıklamalarında hiç de ayrılık sözcüklerine rastlamadığımız malumdur. Aksine "Hocamıza 3 yıllık sözleşme teklif edeceğiz" denmişti. Ümraniye’de ki benimde olduğum buluşmada Güneş’e medya mensupları bu durumu sorduğunda "bana intikal etmiş bir şey yok, milli takımla ilgili teklif de almadım" demişti.
Ne oldu, Demirören dünkü gün saat 13:15'te Güneş’in milli takım teknik direktörlüğünü, 13:30'da da kendi istifasını açıkladı?
Oysa yakışan kendinden 3 ay sonra göreve gelecek başkan ve yönetimi düşünüp etik bir anlayışla bu görevlendirmeyi onlara bırakmalıydı. Tabii ki belirttiğim gibi etik olan, yakışan buydu.
Ama günümüz spor camiasında bu anlayış giderek yerini "günü gün etmek" anlayışına terk etmişti.
Fikret Orman Güneş ile ilgili açıklamasında "Güneş ilk günkü motivasyon ve konsantrasyonuyla sezon sonuna kadar görevine devam edecektir" demişti ama pekte kalbi duygular içerisinde bunlar yazıya dökülmemiştir diye düşünenlerdenim .
Şimdi zurnanın zort dediği yere gelelim. Şenol Güneş'in son 1,5 sezonluk performans ve ruh haline bakıp en azından Şampiyonlar Ligi'ne katılımı sağlayacak puan sıralamasında yer alabilmek için vereceği hiçbir şey olmadığını düşünüyorum. 15 yıllık hayali gerçekleşmiş, milli takım hocalığı statüsüne kavuşup hiçbir sıkıntı yaşamayacağı yüksek değerdeki paracıkları cebe indirme şansını yakalamıştır. Helali hoş olsun, emeği karşılığı hak ettiği gelirin hayrını görsün.
Bu noktada bir sıkıntı yok da Beşiktaş açısından da ahde vefa gösterip derhal istifa ederek kulübün önünü açmalıdır. Bakın TFF'den 1,5 misli maaş alacağı yazılıyor. Başarısızlığı nedeniyle geçen sezon ki şampiyonluğun kaybedilişi bu sene ki Fenerbahçe kupa maçında yarattığı gereksiz olaylar sonucu Avrupa Ligi kupa galipleri organizasyonuna katılamamanın yarattığı maddi ve manevi kayıpları telafi anlamlı gereken fedakarlığı yaparak karşılıksız derhal istifasını vermelidir. Bu şekilde BJK Başkanı ve yönetiminin işini kolaylaştırmalıdır.
Ev içinde ev kurulmaz, BJK tarihinde teknik direktörüne kuma getirilmemiştir, kısaca Güneş şeklen de olsa görevdeyken başka bir isimle flört bile etmek Beşiktaş’lılığın kitabında yazmaz. Bizler 50 sene önce böyle bir anlayışla yönetilen Beşiktaş’ın birer neferi olma şerefine sahip olan kişileriz.
Aksi davranışların hesabı bir gün mutlaka sorulur ve tarihe mal olur.