Mehmet Demirkol'un değerlendirmesi şu şekilde:
"Ben Beşiktaş'ta kadronun yetersiz olduğu kanaatinde değilim. Ama kadro konsantrasyonu problemli. Beşiktaş'a transfer döneminde merkezine 1-2 tane deve dişi gibi lider oyuncu lazım. Bunlara herkesin ipini bağlayacağı çapa da diyebilirsiniz.
Solskjaer bir türlü merkez orta sahayı kuramadı. Onu sağlaması lazım sağlayamıyor. Elindeki oyuncularla bunu kuramıyor olabilir.
Solskjaer'in maç sonu 'Bu takımı ilaç kurtarmaz, bu takıma ameliyat lazım.' benzetmesi ne yapsam olmuyor, artık bir çıkış bulamıyorum demek. Çok kibar bir insan belki onun da biraz sertleşmesi lazım.
Bir de Chamberlain aşkı artık çok tehlikeli. Özellikle önde oynaman gereken maçlarda... Galatasaray'a karşı bunu yapabilirsiniz çünkü çok mesafe kat etmeden dar alanda oynanan bir oyun var.
Fakat mesafe kat etmesi gereken maçlarda adamın yüzüne baksanız, yüzündeki yorgunluğu görebilirsiniz. Amir'i hiç düşünmemesi de enteresan geliyor.
Beşiktaş büyük maçlara, 'Arkadaşlar bu maçı takım oyunu oynayarak ancak aşabiliriz' düşüncesiyle çıkıp o maçlarda yardımlaşma, takımdaşlık ön plandayken diğer takımlarla oynanan maçlarda egolar mı patlıyor?
Rashica beğendiğim bir oyuncu ama korkunç bir egoyla oynadı. Yanında koşu atan adama bir bak arada. Her topu kendi kullandı. 2 tane içeriye pas çıkarsa maç 20. dakikada bitecekti. Yazdır asisti önce gol atma sırası da elbet gelir.
Oyuncuları da anlamak lazım. Bu oyuncular kontratı Hasan Arat ile yaptı. Sana imzayı attıran başkan maçtan 4 saat evvel divan kurulu başkanının saldırısına uğruyor. Bundan etkilenmez misin? Bu kabul edilebilir bir şey değil. Hasan Arat’a zarar vermek isterken bütün Beşiktaş’a zarar verdiniz!
Divan Kurulu başkanı, konumu gereği tarafsızdır. Kendini kaybedeceksen o zaman neden Divan Kurulu Başkanısın?
Meclis başkanı gibi orada senin partin, tarafın kalamaz. Karşındaki insanla ilgili düşüncelerin farklı olabilir ancak o koltuğa oturduğun anda bunları unutacaksın. Sana ne denirse densin bunu değiştirmez.
Peki ne oldu şimdi, bir ihraç istemi var mı? Kulüpler federasyon konusunda, hakemlerle ilgili hep adalet istiyor ya. Önce kendin adaletli olacaksın. Kendi içinde adaletli olmadan dışarıdan adalet talep edemezsin. Divan kurulunda olanları kabul edip kapatıyor muyuz, bitti mi yani? Bu geçiştirilecek bir şey değil.
Niye konuşturmuyorsunuz adamı? Ben Divan Kurulu Başkanı olacağım ya da Kulüp Başkanı yerinde olacağım, Hasan Arat konuşsun diye siper olurum. Nihayet neler olduğunu duyacağız sonuçta. 'Ne anlatacak acaba?' derdim.
İnsanın aklına 'Herhalde anlatacakları arasında duyulması istenmeyen şeyler de vardı da konuşturmadılar' diye komplo teorileri de gelebilir. Aylarca 'konuş, konuş' dediniz adam konuşayım diye geldi 17. sıraya koydunuz adamı. Bırakın da konuşsun.
Hasan Arat da bugüne kadar neden sustu bilemiyorum ama madem 45 dakikalık bir konuşma hazırladın ve konuşamadın. Onun özetini çıkar basın bülteni olarak yayınla."
duhuliye.com
HABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..