Beşiktaş kötü bir dönem geçiriyor. Böyle kötü dönemlerde alınacak galibiyetler son derece önemlidir. Antalya’da hem kötü bir futbol hem de sürekli Beşiktaş aleyhine çalışan bir hakem vardı.
Bu yazının amacı maçı analiz etmek değil. Ama yine de belirtmeden geçmeyeyim; ilk yarıda Salih’in düşürülmesi de ikinci yarıda Necip’in düşürülmesi de penaltı idi. Bu penaltılar verilse belki de Beşiktaş maçtan üç puanla ayrılacaktı.
Ama futbolun ilâhlarının buna bile tahammülü yok…
Gelelim asıl konumuza…
Burak Yılmaz maç sonu yaptığı açıklamada Eric Bailly’i, Tayfur ile tartıştığı için oyundan aldığını söylüyor.
Tam bir acemi yardımcı teknik direktör tavrı…
Burak Yılmaz, teknik direktörün görevi, takımındaki oyuncuları sorunsuz ve uyumlu bir arada tutmaktır. Bu uyumu sağlayamıyorsun suç senindir.
Kimse benim ülkeme gelip, benim oyuncuma böyle davranamaz, diyorsun. Eric Bailly bir başka takımın oyuncusu mu? O da senin oyuncun değil mi?
Benim için üç puan da galibiyet de önemli değil, diyorsun. Bir teknik direktörün görevi her koşulda sahaya üç puan için çıkmak, maçı kazanmaktır. Teknik direktörlük makamı ego tatmin etme yeri değildir. Beşiktaş’ın çıkarları senin egondan daha kıymetlidir.
Konuşmanın satır aralarında, Beşiktaş’ın efsanelerine laf sokmaya çalışıyorsun. ‘Kanal kanal gezen büyüklerimiz var’ diyerek Beşiktaş’ın efsanelerini zan altında bırakmaya çalışıyorsun. En çok ismi geçen, Beşiktaş’ın yaşayan en büyük efsanesi Rıza Çalımbay’ı aklınca ateşe atmaya çalışıyorsun.
Bak Burak kardeşim, Rıza Çalımbay futbola Beşiktaş’ta başladı ve futbolu Beşiktaş’ta bıraktı. Paraya tamah edip, başka bir kulübe gitmeyi aklının ucundan bile geçirmedi. Beşiktaş efsaneleri hakkında konuşurken sekiz kere yutkun bir kere konuş!
Beşiktaş formasının kutsallığını konuşarak, ajitasyon yapıyorsun. Ne kadar uğraşsan da Beşiktaş camiasının algısını değiştiremezsin. Yıllarca bu taraftarın senin için neden, ‘emek hırsızı’ diye bağırdığını bir düşün bakalım; GS forması giyerek, kendini Beşiktaş ceza sahasında yere atarak kazandırdığın penaltı halen hafızalarımızda…
Sayın Ahmet Nur Çebi,
Dört yıllık yönetiminiz boyunca 6 teknik direktör getirdiniz. Sergen ve Şenol Güneş hariç, Valerien Ismael ve Önder Karaveli gibi tecrübesiz hocalara bir de Burak Yılmaz’ı eklediniz. Yaptığınız transferler ise ortada…
O kadar çok hata yaptınız ki, yazmaya kalksak ciltlerce kitap olur. Gidişiniz yaklaştı.
Bari gitmeden doğru bir iş yapın ve Burak Yılmaz’ı derhal görevden alın.