Solskjaer’in teknik tarzını çok beğeniyorum. Baktı Immobile’nin oyuna faydası yok, 4-6-0’a döndü geçtiğimiz haftalarda. Kasımpaşa maçında devreden sonra eksik kalmasına rağmen risk aldı, hemen değişimleri gerçekleştirdi ve 1 puanı aldı. Dünkü maçta “Stoper kim olacak?” sorularının cevabını hemen verdi. Svensson ve Paulista ikilisi ile maça başladı. Hiç mazeret belirtmiyor ve kadroda kim kaldıysa onunla devam ediyor.

Dediğim dedik, “Ben asla oyun taktiğimden vazgeçmem” diyen teknik adamlardan değil. Mustafa bu zorlu dönemde formayı kaparsa çok iyi olur. Hava toplarındaki zamanlaması ve rakiplerine yaptığı pres çok başarılı. Bunun yanına bir de golcü şansını eklerse Beşiktaş için çok iyi olur. Beşiktaş maçın ilk yarısında istekliydi ama fazla etkili olamadı. En azından temaslı oyun ve mücadele olumluydu. İkinci devrenin ilk 10 dakikası tempo, dinamizm ve gol arayışları ile Beşiktaş etkisi vardı.

Paulista’nın kafa topu direkten dönmese ev sahibi öne geçecekti. Ama Beşiktaş savunmasının unuttuğu bir husus vardı: Başakşehir’in çabuk atakları... Yusuf topla buluşup göstere göstere gidip kendisine şut imkânı veren savunmadan iyi yararlandı. Şutunda top ağlara gitmişti. 

İyi oynaman veya üstün görünmen hiçbir şeyi değiştirmiyor. Gol atamadığın sürece her zaman geriye düşebilirsin. Yine bu senaryo yaşanmıştı. Beşiktaş gol yediği zaman takımın içindeki oyuncular ya pas hatasına başlıyorlar ya da bireysel olarak sonucu değiştirmek istiyorlar. Bu da takım disiplininin kaybolmasına yol açıyor. Beşiktaş ikinci golü yine Yusuf’tan bu kez serbest vuruştan yedi. Mert dün akşam çok formsuzdu. 

Hbr1903

HABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..

Bu takım tam bir umutsuz vaka... Beşiktaş ile maçı olan takımların teknik direktörleri kâğıdın üstüne üç puanı rahatlıkla yazıyorlar. Beşiktaş’ta maalesef şu anda malzeme bu!

Sözcü/ Ercan Taner