Çok değil yaklaşık bir ay önce Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, ‘Yüzde 99 şampiyonuz’ demişti! Ancak, bırakın şampiyonluğu ‘Resmi teknik direktörü’ olamayan bir takıma dönüştü Beşiktaş. Norveç’in 55 bin nüfuslu Bodo kentinin 37 milyon Euro’luk değer biçilen takımıyla bizim 16 milyonluk şehrimizin 130 milyon Euro’luk takım değeri görülen Beşiktaş maçının ilk yarısındaki manzara Beşiktaş açısından ıstıraplıydı!

Beşiktaş’ın bilinen ‘Hoca’sı kulübe içinde, kimsenin tanımadığı hocası ise zaman zaman kulübe önünde! Muazzam bir gösteri! Beri yandan taraftarları yönetimi zorlaya zorlaya seçime götürmüştü. Nedeni ise şöyle özetlenebilir; ‘Neden diğerleri gibi transfer yapamadın?’ Peki ama Bodo’yu izleyen oldu mu? O takımdan herhangi bir oyuncuyu Beşiktaş’ta görmeye dayanabilir mi Beşiktaş taraftarlarının büyük çoğunluğu? Kaldı ki takımla 429. maçına çıkan Necip Uysal’ı görünce hala çoğu Beşiktaşlı’nın tüyleri diken diken oluyor. Necip gibi bir gayretkeşi kendine layık bulmuyorlar.

Başkanlığı aklından bile geçirmesin

Onlar, doğdukları andan itibaren kendilerinin her şeyin en iyisini ve üstününü hak ettiğini düşünüyor! Beri yandan Bodo’nun attığı ikinci gol. Çarşamba akşamı Borussia Dortmund’un attığının bir benzeri. Yani antrenmanlarla yükselmiş takım davranışının sahada ete kemiğe bürünmüş hali. Beşiktaş maç boyu Aboubakar, Ghezzal ya da Gedson gibi marifetlerden medet umarken rakip Bodo aynı anda takım davranışıyla ‘Futbol nedir ve nasıl oynanmalıdır?’ dersi veriyordu.

Her anlamda darmadağın olmuş durumda Beşiktaş. Ne yaptığını ne yapacağını bilemez halde. Bence süreç ve özellikle bu maç Ahmet Nur Çebi’nin başkanlık adaylığını aklından dahi geçirmemesi için yeterli olmalı! Bu işten en zararsız sıyrılmış görünen ise gelinen noktanın tek başına değil ama sorumlularından Şenol Güneş oldu. Bakalım gelecek herkes için neler getirecek?

Cem DİZDAR / Fanatik