Müslüm Gülhan;

Süper Kupa finali ile Samsunspor deplasmanında oynanan oyun üzerinden değerlendirme yapmak belki kısa vadede bir fikir sahibi olmamıza neden olabilir ama, sezonun tamamını düşündüğümüzde bir geçiş dönemi olarak değerlendirmede bulunmak doğru olur.

Burada tartışılması gereken birkaç parametre var.

Takımın kompakt bir pozisyon içinde ikinci bölgede kalması ve oyunu karşılaması şu geçiş dönemi için iyi bir tercih olabilir. Ama, her iki maçta topa sahip olma oranı yüzde 40’larda kalması skor dezavantajı olduğu sürede nasıl bir reaksiyona neden olacak onu görmek lazım.

Hücum aksiyonu içinde ikinci bölgeden çıkışlarda pozisyon üretecek oyuncuların olması ki Silva, İmmobile, Semih ve Rashika bu oyun için önemli donanıma sahipler ki sonuç almak için bir avantaj görünümündeler. Çok iyi ön baskı yapan ve karşı atağı pas arası yaparak kapatan takımlara karşı bu oyundaki değişkenlikleri görmek gerek. Avrupa maçları iyi kıstas olabilir.

Silva, Al Musrati ve Fernandes’den oluşan orta alandaki zaaflar Fernandes’in oyun temposu ve kompakt oyun sayesinde iki maçta bertaraf edildi. Özellikle kanar oyuncuların iç oyuna desteği ve stoperlerin ön tarafla mesafeyi kapalı tutması şu an için süreci idare etmektedir. Skor dezavantajında, üçüncü bölge oyunu geçiş oyununda takımın boyu uzadığında ve geniş oyuna geçildiğinde buradaki geniş alan oyununu görmek gerekir. Özellikle Al Musrati’nin oyunu sıkıntıya girebilir.

Diğer önemli konu arkadan, stoperler üzerinden birinci bölgeden ikiye geçişte oyun şablonu görünmüyor. Stoperlerin sadece savunma özellikleri üzerinden oynaması ve pasa dayalı oyunda olmamaları oyunu kurmada eksiklik olacağı gibi, uzun toplarla çıkmak rakip ile oyuna ortak olmak anlamına geldiğinden top kayıplarına neden olmaktadır.

Van Bronckhorst hazırlık dönemiyle birlikte kendine bir şablon oluşturmuş ve onun üzerinde gitmektedir. İki maçta hep önde oynayan Beşiktaş’ın skor dezavajlı olduğu durumdaki oyunu görmek lazım. Yani, B ve C planlarını… İki maçta çok belirgin bir anlayışta-özellikle Samsunspor maçında son 75 dakikada yapılan değişiklikler sonucunda iki sağ bek, iki sol bek, iki stoper, üç ön libero ve bir santraforla oynandı. Burada yenecek bir gole cevap vermenin mümkün olmadığı gibi aksine, daha da korumacı bir savunma oluşması muhtemel olduğundan maçın berabere bitme durumu ortaya çıkabilirdi. Skor üzerinden bu kadar muhafazakâr olmak bir takım riskleri de içinde barındırmaktadır.

Başka bir değerlendirme konusu, van Bronckhost’un kriz zamanı süreci nasıl yöneteceğini görmek önemli bir değerlendirme olacaktır. Türk antrenörlerin kriz anında krizin bir parçası olmalarından dolayı veya bizzat krizi kendilerinin yaratmasından dolayı süreci gözlemlemek önemli ayrıntı olacaktır.

Duhuliye / ÖZEL RÖPORTAJ