Feda Sezonu'nda yaşanan ekonomik buhran bu kez başarıdan uzaklaşma iklimiyle önce tesislere, yönetime, en önemlisi tribüne kadar taşmıştı. Taraftar tribünlerde sesini yükseltmeye başlamıştı.

Çebi yönetimi, son şampiyonluktan sonra 3 sezonda 52m € transfer harcaması yapıp bonservisten 10m € kazandı. 
Onana, Muleka, Bakhtiyor gibi ortalama üstü bonservisler takımda itici bir güç yaşatmadı. Sezon ortası Afrika Uluslar Kupası'nın oynanacağı yıla Beşiktaş 8 afrikalı oyuncuyla başladı. Taraftarın aşırı tepkisi sonrası sportif direktör ceyhun kazancı istifa etti. 

"Işıktan Karanlığa Doğru"
Karagümrük, Neftçi Bakü Dinamo Kiev maçları galibiyetle sonuçlansa da tek farklı zaferler taraftarı tatmin etmiyor kötüye gidişin habercisi olduğunun sinyallerini veriyordu.

5.hafta Trabzonspor deplasmanında 3-0 lık mağlubiyet ve 2 hafta sonra Adana Demirspor karşısında alınan yenilgi takip etti. Sonrasında içeride Lugano’ya mağlup olan Beşiktaş'ta 2. Şenol Güneş dönemi sona erdi ve yerini yardımcısı Burak Yılmaz devraldı.

Kötüye giden Beşiktaş'ta Burak hoca kucağında bir bombayla taktik ve teknikten önce takımda soyunma odasındaki havasını değiştirmeye karar verdi. Galatasaray derbisinde 30. dakikada mertin kırmızı kartla oyundan atıldığı karşılaşmada 82. dakikaya kadar 1-1 devam etsede Beşiktaş sahadan mağlup ayrıldı. Bodø/Glimt yenilgisi içerde Gaziantep galibiyeti derken ipler antalyaspor deplasmanında koptu. Beşiktaş içindeki kutuplaşma ve tırmanan tansiyon o gün tamamen gün yüzüne çıktı. Devamında Dolmabahçe'de Bodø/Glimt'e kaybedilen 3 puanın ardından Beşiktaş'ta Burak Yılmaz dönemi de sona erdi. Zor durumdaki takıma gelecek kişi camiadan Rıza Çalımbay oldu.

Başakşehir ve Samsun galibiyetleriyle hava değişir gibi olsa da Club Brugge'a karşı içeride alınan 5-0 lık yenilgi, Ankaragücü beraberliği ve Fenerbahçe mağlubiyeti peş peşe geldi. Taraftarın sesi daha da güçlü çıkıyordu; tepkilerin odağı haline gelen Ahmet Nur Çebi başkanlık için aday olmayacağını açıkladı.

Kabus gibi geçen sezonda Serdar Adalı ve Hasan Arat'ın başkan adaylığıyla kabuk değişimi sürecine girdi. Aslına bakılırsa bu başkanlığı devralmaktan çok elini taşın altına koyma süreciydi; biriken borçlar, oyuncuların maaşları, kutuplaşmış kadro, sportif başarısızlık, menajerlere yapılacak ödemeler...

Hasan Arat değişim ve dönüşüme efsanelerinin yoldaşlığıyla çıktı. Yönetim kurulu listesinde Feyyaz Uçar, futbol takımları direktörlüğüne Samet Aybaba'yı getireceğini açıkladı. Sporu spordan gelenler yönetecek sözüyle; 2714 farkla başkan Hasan Arat seçildi ve değişim düğmesine basıldı. 

İlk olarak kulüp personeline ellerindeki belge ve kontratları denetim kuruluna teslim etmeleri talimatı verildi. Basın toplantılarında ısrarla aciliyet hızlı aksiyon vurgusu yapıldı. Değişime tesisten başlandı. Önce iç sahadaki Club Brugge, Fenerbahçe ve son olarak Alanyaspor mağlubiyeti sonrası Rıza Çalımbay'a veda edildi. Sonrasında Aboubakar, Rosier, Bailly, Ghezzal ve Onana kadro dışı bırakıldı. Otoriter yöntemleri ve sert mizacıyla bilinen Fernando Santos teknik direktörlük görevine getirildi.
Önce toparlanma olarak belirlenen süreç kesenin ağzının açılmasını da gerektiriyordu Ernest Muçi rekor bonservisle Musrati de rekor bonservis opsiyonuyla kadroya katıldı. Yönetim yola bi planlamayla çıkmış ve ilk maddeyi kısa vadeli çözüm olarak koymuştu. Transferlerle 3 maçlık galibiyet serisi 5 maçlık 3 puanı unutuluşuna dönüştü Fernando Santos üst üste aldığı 3 yenilgi ve 2 beraberlikle İstanbul'a 16 maçta 7 galibiyet 4 beraberlik ve 5 yenilgiyle veda etti. Sezon sonuna kadar Serdar Topraktepe göreve çağrıldı; bu süreçte genç isimler artık takımın vazgeçilmezi haline geldi. Semih Kılıçsoy gibi bir cevher Beşiktaş taraftarının tekrar tribünde ter alma sebebi oldu.
Kaosla tarihinin en kötü sezonunu geçiren Beşiktaş'ta ilk takımdaşlık havası Nisan ayında esmeye başladı. Kâbus gibi geçen sezon Trabzonspor'a karşı son dakika golüyle kazanılan Türkiye kupası zaferiyle sonlandı. 6.sırada tamamlanan sezonun kupayla bitişi avrupa kapılarını da açtı.

 "Toparlanma Döneminden İyileşmeye"
Beşiktaş tekrardan şampiyonluk yarışında iddialı bir takım haline gelmeliydi. Yönetim teknik direktörlük görevi için Avrupa'da futbolunun zirvesini görmüş Hollanda'da şampiyonluk yaşamış
Rangers'ı Avrupa Kupası'nda finale taşımış Giovanni van Bronckhorst'u getirdi. Program hızlı bir kadro planlaması yapılıp gelecek oyuncular entegre edilerek kamp birlikte gerçekleşecek şekilde haziran ortasında tamamlandı. Transferler sırasıyla;
12 Haziran: Paulista
25 Haziran: Rafa Silva
12 Temmuz: İmmobile takıma katıldı. 

Kamp döneminde takıma katılarak, takımla kaynaştılar yeni teknik adamın sistemini kamp boyunca kavradılar. Rafa Silva gibi her sezon 30 gole direkt katkı sağlayan bir sahte 9 numara, ceza sahası içine dalmayı seven kanatlarla hep yüksek gol sayıları ve asistlere ulaşan İmmobile ve ligin en iyi kanat forvetlerinden Semih Kılıçsoy ile ölümcül bir hücum hattı kuruldu. Kadrodaki genç isimlere yenileri eklendi. Mert Günok ve kaptan Necip hem sahada hem saha dışında mentor olarak kilit bir rol üstlendi. Yerli rotasyonu Can Keleş ve Emirhan Topçu gibi Süperlig’in en göz önünde yükselen yerli değerleriyle genişletildi. 

"İlk Meyve"
Süper kupa finalindeki tarihe geçen 5-0 lık Galatasaray galibiyetiyle toplandı. Sadece 134 gün önce Beşiktaş Fernando Santos'la vedalaşmış, Serdar Topraktepe göreve gelmiş 6. sırada tamamlanacak sezon kara bulut gibi Dolmabahçeye çökmüştü. Alt yapıdan katılan isimlerle birlikte takımda tam 24 futbolcuya veda edildi. En kıymetlisi de doğru planlamayla en doğru şekilde taraftar kâbus gibi geçen sezonun ardından takımından en mutlu taraftar haline gelmesiydi.

duhuliye.com/Muhammet KARAKAYA