Bilmeyenler için özetleyelim… Dünya müziğinin büyük dehası Mozart’ın meşhur operası ve adını da ünlü İspanyol zamparası Don Giovanni’den alıyor elbet… Sürekli daldan dala konan aşk ishali olmuş ve inatçılığı ve kendini her konuda üstün gören halleriyle kendi sonunu hazırlayan büyük çapkının traji komik sonu… Konuya böyle sanatsal bir giriş yaptıktan gelelim asıl mevzumuza… Sevgili Giovanni hocamız da iyi bilir ki futbolda işler yolunda giderken hatalar pek sorgulanmaz ama kötü kayıplar olunca homurdanmalar olur… Avrupa’da taraftarlar ve yöneticiler erkenden eleştirmezler daha sabırlı ve temkinlidirler… Ama bizim ligimizde tepkiler anında ve sert verilir… Beşiktaş taraftarını farklı kılan nedir? İşler yolunda gitse bile hakem hatalarını, hocaları, değişiklikleri, oyuncu performanslarını da anında tezgaha yatırır.
Elbette sana işini öğretecek değiliz… Ama görünen köy de kılavuz istemiyor… Süper Kupa finalindeki 5-0 lık muhteşem zaferden sonra arzu ettiğimiz Beşiktaş’ı sadece E.Frankfurt maçında gördük… Yenildik ama şanssızdık. Adamlar 3 kere hızlı geldi 3 gol yedik… 8 gol pozisyonu yakaladık,1 penaltıyı kaçırdık… Sonunda senin de takımın da hakkını alkışlarla verdi mi taraftar? Verdi….
Maç sırasında hiç tasvip etmediğimiz ıslıklamalar oldu… Son şampiyonluğumuzda payı olan Ersin’e…(Niye ıslık penaltıyı kurtaramadı diye mi?)
Muci’de ıslıklandı…
Beşiktaş taraftarı sürekli inatla kanat oynamaya zorlanan Muci’ye sabretti ama E.Frankfurt maçında kanatlarda etkisiz kaldığı için ve bangır bangır ben buranın oyuncusu değilim dediği gün gibi ortadayken.. Bari ıslıklayalım da çocuğu kenara alsın diye tepki koydu… Maçın sonunda çıktın.. Böyle bir şeyi kabul edemem herkes çok özveriyle mücadele etti.. Beğenmeyen maça gelmesin dedin… Aklı başında tüm Beşiktaşlılar hem sana hem de oyuncularımıza destek verdik… Tüm futbol otoriteleri seni çok sevdi.. Özellikle maç sonu demeçleri çok iyi, sağduyulu, sakin ve konuya odaklı dediler… Ama bizim için önemli olan maç sonu demeçlerin değil, maç oynanırken yapacağın ya da yaptığın tercihler, oynattığın futbol önemli… Maç gittikten sonra istersen Birleşmiş Milletler konsey başkanı gibi konuş hiç önemi yok.
Ajax maçında akıllara zarar bir kadro ve kimsenin beklemediği bir oyun anlayışıyla çıktın…İlk yarı berabere 2.yarı gerçek takım şablonuna dönersin diye umut ettik 6-7 olacak maçı ezilerek kaybettik.
Paulista çıktı, Marıo çıktı. Rafa Silva çıktı… Orta saha oyundan düştü… Kulübede Salih var hiç aklına gelmiyor mu? Futbolun 2 yönünü de iyi biliyor alsana oyuna… Semih ısına ısına buharlaştı yine oyuna almadın.. Kendisiyle konuştum eksikleri var falan.. Bırak bu diplomat tarzı konuşmaları hocam.. 85 dk hiç bir şey yapmayan Muci’nin yerine Semihi hiç olmazsa son 30 dakika oyuna alsan maçın seyri değişecek.. Semih oynayınca bu takım kaybetmiyor.. Ya atıyor, ya attırıyor, ya da penaltı alıyor.. Elinde böyle bir cevher var kullanmıyorsun.. Ya Semih’le bir derdin var… Ya da Don Gıovanni gibi inatçısın kusura bakma… Seni severiz ama Beşiktaş’ı daha çok severiz.. Sezon içinde forma vermediğin oyuncuları sahaya sürdün niye?… Gaziantep dalga dalga geliyor en iyisi gol yemeyelim.. Bir ara baktım 8 defans oyuncusuyla oynuyoruz… Sebep ne?.. Gaziantepten gol yemeyelim öyle mi?…
Onana’yı da görseydik bari sahada onun neyi eksik.
Milli maç arasından sonra evimizde Konya ile sonraki hafta Galatasaray’la maçımız var… Bu inatlaşmalar ve tuhaf kadro dizilişi ve yanlış oyuncu değişiklikleriyle devam edersek… Hani yazmaya dilim varmıyor ama İçerde bir beraberlik ve dışarda Galatasaray mağlubiyeti olursa bu defa ıslıklar kime çalınır düşünmek bile istemiyorum.
Uzun sözün kısası… Don Giovanni inadından bir an önce kurtul hocam… Beşikta’şın fabrika ayarlarıyla oynama, resmi maçlara hazırlık maçı muamelesi yapma…Valerien İsmael Beşiktaş’a geldiğinde Gedson’u kulübede oturtuyordu, Cenk Tosunu dk. 89’da oyuna alıyordu… Beşiktaş taraftarı anında notunu verdi… Ömrü uzun sürmedi… Geldiğinde ona da sevgi ve saygı gösterdik ama abuk değişiklikler, tuhaf kimsenin anlamadığı oyun şablonuyla ben bu işi yapamayacağım galiba dedirtti… Ve gitti… Artık kimin nerede oynayacağına karar versen hepimiz için iyi olur derim… Semih’de Salih’de bu takımda oynayacak yeteneklere sahip oyuncular.. Hatta kalsın bakalım dediğin Oxlade Chemberlain bile bu takımda forma bulursa rahat oynar… Umarım bu boş gecen hafta geçmişte ne hatalar yaptığını görür ve gelecek maçlarda bir yol haritası çıkarırsın hocam… Fenerbahçe’de ve Galatasaray’da her mevkinin en az 1 yedeği var.. Senin kadron kısıtlı ama sen elindeki yetenekli adamları ya kullanamıyorsun, ya da yanlış yerlerde deniyorsun… Bu maçlar deneme bulma maçları değil, atılan 1 golün kaybedilen her puanın şampiyonlukta önemi var… Bu akşam şanslıyız 1 puan aldık.. Gaziantep 3 puanı kaybeden taraf oldu…
Doğruları yaparsan yanındayız.
Ama inatlarla, aynı hatalarla gidersen alkış şemsiyesi tersine döner …
İmza (Bir dost)
Zafer Algöz
duhuliye.com/ özel haber