Ersin geçiş oyunuyla kontrata hızlı oynamakla telaşlı oynamayı birbirine karıştırınca işler karıştı. Adam artık 2 kere üst üste gelmişti maçın başından beri ilk kez böyle 34. dakikada geldiler. Ersin birden topu çizgideki arkadaşına atmak isterken rakibe attı ve resmen yani Bodo'nun ekmeğine sadece yağ değil üzerine bal-kaymak sürmüş oldu. Bu durumda malesef Serdar hocanın da çizdiği doğru plan bir anda çöpe gitti.

Beşiktaş 35 dakika neredeyse hiç pozisyon vermeden 6 dakikada 2 gol yedi. Beşiktaş birden kopuyor. Bodo/glimt deplasmanına göre Beşiktaş gerçekten iyi gidiyordu. İlk 35 dakika karşı takım forvetinin adını bile duymadık. Maçı anlatan Müjdat abimiz Svensson her yerde takip ediyor dedi. Neredeyse orta sahaya Berg'in yanına kadar gelmişti top almak için. Daha sonra Bodo/Glimt tesisatı kurdu. 2. golün kornerden gelmesi de tesadüf değildi.

Futbolda tek adam kurtarması diye birşey yoktur. Rafa Silva'nın Quaresma'dan az eksiği vardır. Beşiktaş'ta ikisi birden olsa acayip bir takım olurdu. Sağ da Quaresma sol da Rafa Silva oynasa, Rafa sezonda 20 tane gol atardı. Quaresma'nın içeri yapacağı ortalarda takiple 20 gol çok rahat atardı. Larin'den daha iyi sol oynardı. İstatistiklere bakarak Rafa Silva'yı eleştirmekte haklı olabilirler. Karşı karşıya pozisyonda yapılacak en iyi şeyi yaptı çünkü arkadan gelen kimse yoktu. Tıpkı Quaresma'nın Tel-Aviv'e yaptığı gibi.

duhuliye.com