Galatasaray, Icardi ile golü bulduğu dakikaya kadar sahanın her alanında Beşiktaş'a pres yaptı. Sonrasında zaten Rashica'nın asistinde İcardi ile skor tabelasını değiştirdi. O dakikadan sonra Galatasaray'ın tahrip gücü yüksek futbolu kayboldu. Sahneye Beşiktaş çıktı. Beşiktaş, orta alanda oyun üstünlüğünü ele geçirdi ve Galatasaray'ın geriye yaslanmasını sağladı.
Salih, Hadziahmetovic ve Gedson Fernandes oyunu tutan üçlü oldu. Beşiktaş, Adekugbe'nin kanadından akın akın gelip ceza sahasına orta yağdırdı. Adekugbe etkisiz kalınca, Kerem'in de verimi düştü. İlk yarıda Redmond'un öyle bir ortası vardi ki, topu Cenk Tosun'un kafasına nişanladı adeta. Ama Cenk, fileleri havalandıramadı. Bu pozisyon golün de habercisi oldu. Galatasaray'da ilk yarıda Kerem, Mertens oyunun sadece hücum tarafında vardı. Beşiktaş'ın artan baskısına çok fazla dayanamadı Galatasaray ve bir duran toptan (kornerden) kalesinde golü gördü. Saiss'in iyi yükselip vurduğu kafa şutunda Muslera'nın yapabileceği hiçbir şey yoktu. Saiss uzun (1.88 boy) bir stoper. Onu alacak oyuncu Abdülkerim (1.85 boy) olmalıydı. Lucas Torreira (1.66 boy) değil.
Beşiktaş ikinci yarıya çok baskılı başladı. Aboubakar bomboş pozisyonda öyle bir gol kaçırdı ki... Sonrasında bir net pozisyonu daha kaçırdı. Bu kez Muslera kurtardı. Beşiktaş, Adekugbe'nin kanadını otobana çevirdi ama Okan Buruk, takımındaki bu zaafı nasıl seyretti. İkinci yarıya neden Adekugbe ile başladı? İnanılır gibi değil. Galatasaray, bu sezon hiçbir maçta yemediği baskıyı yedi ve sonrasında Beşiktaş'ın Hadziahmetovic ile golü geldi.
Gol bağıra bağıra geldi de Okan hoca, film gibi seyretti takımındaki düşüşü. Hem de kulübesi bu kadar güçlüyken... Tabi bu golde çıkarken Oliveira'nın kaptırdığı topu da unutmamak gerek. Galatasaray geriye düştükten sonra oyuncu değiştirmek meziyet değil. Skor 1-1'ken ve Beşiktaş baskı kurmuşken bu değişiklikleri yapmalıydın Okan hoca. 62'de nihayet Midtsjö ve Zaniolo oyuna dahil oldu. Mertens ve Oliveira çıktı. Mertens'i neden çıkarıyorsun, senin saha liderin Mertens! Bir zamanlar böylesine büyük maçlarda Galatasaray'ı sırtlayan Muslera dün ikinci golde yine klasik hatasını yaptı. Yahu sen ayağını iyi kullanabilen bir kaleci değilsin. Neden pas atmaya çalışıyorsun. Hem kendini, hem Galatasaray'ı, hem de Oliveira'yı yaktın. Geçen sezon Taylan'a aynı pası atmıştın. Bu sezon Oliveira'ya. Hiç ders almamışsın Muslera! Neden tehlike hunisinin içine top atıyorsun! 36 yaşına geldin, hala bunu öğrenemediysen, yolun açık olsun! Galatasaray'ın acilen direkt oynayabilecek bir kaleci transfer etmesi lazım.
Beşiktaş öne geçtikten sonra öyle goller kaçırdı ki... Ama oyunun uzatma anlarında Aboubakar öyle bir gol attı ki... Beşiktaş taraftarının mutluluğu görülmeye değerdi. Helal olsun Beşiktaş'a! Süper oynadılar ve haklı bir galibiyet aldılar. Şenol Güneş çok büyük hoca. Beşiktaş, Valerien İsmael ile ne durumdaydı, şimdi ne durumda! Uzay takımı gibi oldu Şenol Güneş'in Beşiktaş'ı. Yaz transfer döneminde 'Beşiktaş'a Şenol Güneş gelmeli.
Valerien İsmael vakit kaybından başka bir şey değil' dedim defalarca A Spor'daki yayınlarda. Ama Şenol Güneş'in hep önünü kesen birileri oldu. Hem de bunlar Beşiktaşlı ve bazıları da yönetici...
Nerede o 'İsmaelciler!' Ve o Şenol Güneş, şimdi Beşiktaş'ı şampiyonluk yarışına ortak etti. Fenerbahçe ise bu sonuçla şampiyonluk umutlarını iyice artırdı. Şampiyonluk yarışında kartlar yeniden dağıtılacak. Derbi yenilgisi Okan Buruk'a yazar.
Takımını Beşiktaş derbisine hiç iyi hazırlayamamış Okan hoca. Bir de Muslera! Yine yaktı Galatasaray'ı...
Zeki UZUNDURUKAN / Fotomaç