Geçtiğimiz cuma, Edirne'de Beşiktaş Kadın Basketbol Takımı'nın Emlak Konut ile Türkiye Kupası yarı final maçı vardı... Yenildik... Ama nasıl yenildik!!!
Aslında bir video dolaşıyor sosyal medyada... Rakip oyuncu topla drive ederken ayağının çizginin dışına bastığı net bir şekilde görünüyor!
Sonra da o ayağıyla dönüp basketi atıyor... İşte en iyi o video anlatıyor nasıl yenildiğimizi! Haliyle bench itiraz ediyor...
Aziz Hoca, yedek oyuncular... "Katlettiniz basketbolu!" diyorlar. Ve sanki bu itirazlar gelsin de "biz de onları ihraç edelim" diye verilmiş bir karar var ortada!
Futbol hakemlerinin yıllardır Quaresma'ya uyguladığı taktiğin aynısı... Önce bilerek sinirlendir, pusuya düşür, sonra at! Sonuç? Aziz Hoca atıldı, maç verildi... Daha ne hakem hataları var!
Takımın emekçileriyle konuştuğumda, "Bu maç değil ki! Sezon başından beri bunlarla uğraşıyoruz" diyorlar. Hatta "Bitmeyen kâbus oldular başımıza" diye ekliyorlar.
Beşiktaş yönetimi maçla ilgili bir açıklama yaptı ama işin peşini de bırakmamaları lazım. Çünkü sahada bir sürü kural hatası var! Vallahi hangi biriyle uğraşacağımızı şaşırdık...
DERBI HAFTASI VE SPOR GAZETELERI
Cumartesi Beşiktaş'ın Galatasaray ile maçı var...
Tamam, bu hafta gündem hareketli, dikkatler başka konularda ama sırf bu haftaki maç özelindes değil, genel olarak spor basını işlevini ve reflekslerini kaybetmek üzere...
Eskiden, derbi haftasına girildiğinde spor gazeteleri ana sayfadan boy boy maça özel mizansenler hazırlar, olayı karikatürize eder, taraftarları maça motive ederdi.
Çaktırmadan herkes havaya girerdi... Her iki takımın teknik direktörlerine farklı roller biçilir; misal, biri kovboy, diğeri şövalye olur, maçın oynanacağı stat "er meydanı" gibi gösterilir, derbi ateşi yakılırdı.
Hem de birinci sayfadan! Önemli spor yazarlarından maç sonucu için görüş alınır, skor tahmini sorulurdu. Biz, çok çok önemli derbilere tribün olarak iki ay öncesinden hazırlandığımızı bilirim.
Futbolcular göz hapsine alınır, maçtan iki üç gece önce özel hayat bitirilirdi. Şimdi ise maçın hangi gün oynanacağını bilen bile yok.
Futbolcularda aidiyet duygusu sıfıra yakın... Üç beş tribünden gelen yönetici olmasa maç gününe özel görseller bile unutulacak!
Gazetem Akşam'ın spor servisi, eski günlerin hatırına böyle bir çalışma yaparsa hem seviniriz hem de diğer spor gazetelerine aynı akımı başlatma konusunda öncü oluruz...
MAÇA ELOĞLU İSTIYORUZ!
Cumartesi günü oynanacak Galatasaray maçı için haftalar öncesinden başlayan yabancı hakem polemiği artık son viraja girmiş durumda...
Geçen hafta, federasyona yakın kaynakların, Başkan Hacıosmanoğlu'ndan edindiği bilgilere göre yabancı hakem onayı çıktığını öğrenmiş ve sosyal medya hesabımız üzerinden de teşekkür etmiştik.
Lakin bu hafta, Beşiktaş Başkanı Sayın Adalı'nın yabancı hakemin netleşmediğini ima eden sözlerinden sonra yine başa döndük.
Ağalar, beyler... Biz yabancı hakem istiyoruz! Kimsenin haddine değil, "Beşiktaş'ın şampiyonluk şansı yok, niye yabancı hakem istiyor?" diye mızmızlanmak. "İddiası yok ki, bu ne iştah?" demenin de lüzumu yok.
Evet, Adana'ya, Hatay'a, 9 kişilik Konya'ya puan kaybetmiş olabiliriz ama aynı tertip içinde, Avrupa arenasında bu sezon yenilmeyen Bilbao'yu ve Lyon'u mağlup etmiş tek takımız!
Futbolcular maç seçiyor olabilir... Ama bu bizim iç sorunumuz. Ve bizim Türkiye'de namağlup şampiyon olma gibi bir özelliğimiz var...
Bu özelliğimizi korumak istiyoruz! Özellikle son üç yıldır hakem facialarına artık gülerek tanıklık eden bir camia hâline geldiğimiz için hakemlere güvenimiz kalmadı.
Federasyondan istirhamımız nettir: Eloğlu istiyoruz!
Akşam/ Alen Markaryan
HABER1903 farkını yaşamak için İNDİR.