"KALKIŞMA YORUMU"

"İkinci başkan olarak görev yaptım. Bu soruyu özellikle başkana sormak isterim. Kalkışma kelimesini kullandığı gün yönetim kurulu toplantısı vardı. Toplantıda "Futbolun başına Hüseyin Yücel geçecek, yardımcıları da Onur Göçmez ve Mete Vardar olacak" dedi. Samet Hoca ve Friedel arasında gerginlik vardı. Futbolda kopukluk vardı. Böyle bir formül ürettik. Akabinde başkanın açıklaması, Onur Bey'in açıklaması, bambaşka bir noktaya giti. Kalkışma kelimesinin Samet Hoca için kullanıldığını tahmin ediyorum. Bu kalkışma lafı bizim için darbe yaptı gibi bir duruma evrildi. Başkan, çarşamba günkü toplantıda, "Ben mayıs ayında aday olmayı düşünmüyorum" dedi. "Sağlığım elverdiğince devam edeceğim. Eğer bir şekilde istifa edersem, sizi bilgilendireceğim. Hüseyin Yücel'i terk etmeyin" dedi. Başkanın bu ricası ortadayken, kalkışma lafını benim için kullanma ihtimali mantığa uymuyor. Ama kamuoyunda böyle algılanmadı. Bu tamamen yanlış. Böyle bir darbe olsa seçime gider miyim?"

"ATANMIŞ BAŞKAN, DARBE" SÖYLEMLERİ

"Sayın Hasan Arat'ın istifasının ardından yönetim olarak bizim de istifamız gerekiyordu. Ama böyle bir durumda yönetim Denetleme Kurulu'na geçiyordu. Kulüp kayyuma kadar giderdi. Arkadaşlarımızla oturduk, "Beşiktaş'ı sahipsiz bırakmayalım" dedik. İkinci etapta ben kendi köşeme çekildim. Bu etik değil dedim. Kamuoyunda da konuşuluyordu. Seçilmiş yönetim olarak oraya geldik ama seçilmiş başkan olarak oraya gelmeyecektim. Eleştirilere maruz kalacaktık. Yönetimi topladım. Benim kararımı destekleyin dedim. Olağanüstü seçime gitmek istediğimi söyledim. Atanmış başkan, tüzük başkanı gibi söylemlerle muhatap olmak istemedim. Darbe söylemleri de beni çok rahatsız etti."