Kolej Havası

Bu satırlarda Beşiktaş yönetimini, başkanını çok eleştirdik. Hala da 2015-16 sezonu kadrosunu bir arada tutamadıkları, yönetemedikleri için kızgınım ve bu hiç geçmeyecek belki de.. Geçtiğimiz 3 senede de yönetimsel faaliyet olarak çok ama çok hatalı hamleleri de oldu ki eminim onlar da biliyor. Fakaat bu gün geldiğimiz noktada yapılan uygulamaları yermek bence doğru değil. Tabi ki yine mükemmel bir iletişime yada taraftar yönetim bütünlüğüne sahip değiliz ama özellikle taransfer dönemi içinde atılan adımları olumlu bulduğumu ifade etmek zorundayım.

Ne diyorduk geçen sene sonunda? Bu takımın en az 6-7 oyuncuya ihtiyacı var. Ne yapıldı? Bence kağıt üzerinde çok faydalı olabilecek 7 oyuncu ile anlaşıldı. Evet zamanlamalarını eleştirebiliriz ama bizim gibi 3. hatta 4., 5. sırada tercih edilen liglerin yatsınamaz gerçeği bu, oyuncu; alternatiflerden bir şey çıkmaz ise sana geliyor yada çok yüksek maaaşlar önerirsen ön sıraya alıyor seni.

Yine ne dedik geçen sene? Bu takımın toplam maaş yükü çok fazla düşürülmeli asalak görünümlü oyunculardan kurtulunmalı.(Tabi ki gidenin arasından hakaret etmek değil amaç, gidenlerin hepsinin verdikleri emeğe de tekrar teşekkürler) Ne yapıldı? Toplam maaş bir hayli düşürülürken yaş ortalaması da geriye çekildi.

Ne diyorduk geçen sene? Eski hocanın neydi adı neydi hatırlayamadım.. Hah Şenol hocanın konsantrasyonu düştü, yenilikçi değil, dünyayı takip eden hoca lazım. Ne yapıldı? Görüntüde en araştırmacı, kendini geliştirmeye yoran sayın Avcı ile anlaşıldı.Tüm bunlara karşılık, sosyal medyayı takip ederken neler neler görüyoruz. Yok efendim Avrupa yakası sarısı şunu almış Anadolu'daki bunu almış. Beşiktaşlı olarak rakibimin ne ye ne harcadığını ya da hangi dansözlükler yaparak oyuncuları uefa ya çaktırmadan içeri attıkları ile ilgilenmiyorum daha doğrusu kıskanmıyorum. Tabi ki gerekli şikayetleri yapalım, transfer kandırmacası ya da şikesi varsa takipçisi olalım ama artık lütfen onlar gibi olma hayalinden uzaklaşalım.

Yönetimin bu transfer döneminde aldığı oyuncuların bireysel performanslarını ya da takım olgusuna katkılarını önümüzdeki aylarda zaten konuşup duracağız ama burada hoşumuza gitmesi gereken en önemli unsurun teklif yaptığımız oyunculara belli rakamların üstüne çıkılmaması olduğunu gözlemliyoruz ki bu çok ama çok önemli bir duruş. Kimse babamızın oğlu değil. Dedik ya yanlışa yanlış dedik hep de diyeceğiz. Zaten babamızın oğlu da olsa kulube zarar verdiğini düşündüğümüz zaman kimseyi tanımamakla ünlü bir taraftar yapımız var. Özellikle bu dönem, özellikle leş gibi kokan, sahtekarlığın paçalardan aktığı ülke futbolunda yanyana durma zamanı.

Taraftara gerçekten ama gerçekten büyük iş düşüyor. Enseyi karartmaya gerek yok. Zamanında Tanjular, Rıdvanlar havalarda kapılırken bizler Bergama’dan Zekiler Maraş’tan Şifoları alıyor hem tribünde hem sahada analarından emdikleri sütleri burunlarından çıkartıyorduk.

Tekrar yazayım. Çok ilginç bir sezon seyredeceğiz ve yüksek ihtimalle de midemiz bulanacak. Ve eminim bir kez daha diyeceğiz ki iyi ki Beşiktaşlı olmuşuz da bu pisliklerin parçası değiliz. İşte bu yüzden beklentilerimizi doğru belirlemek en iyisi. Tabi ki hedef herşeyi kazanmak..Ama asıl ulaşılması gerek nokta, kupalardan ya da günlük başarılardan daha önemlisi, kulübün komple kenetlenmesi ve özellikle saha içinde futbol takımımızın oyun kişiliğini oturtmasını ummak olmalı. Bu da sabır ve destek ile olabilecek. Belki yeni gelenler ile muhteşem bir koro çıkacak ortaya ve tüm ülke bizi dinleyecek. Belki de bazı çatlak sesler bozacak ritmi, onları düzeltip yürüyeceğiz. Yürümek derken kişilere bağlanmadan şuncu buncu olmadan yürümek bu sene çok önemli. Bu mekanizmanın kilit unsuru taraftar. Eski tartışmaları, husumetleri unutup yönetime, oyuncuya, teknik heyete hakettikleri zamanı tanıyıp deteği arttırarak vermeli herkes. Ardından tabi ki saha içi. Çok çalışmalı ve bu büyük kulübe layık olmak zorunda olduklarını hissetmeli , hissettirmeliler. Oyuncu ve teknik heyetin ortaya koyacakları azim ve kararlılığı gören o büyük taraftar zaten o forma için akıtılan terin önemini onlara gayet hissettirecektir emin olsunlar.

Eh yönetim ile başladık yönetim ile bitirelim. Artık dikta tavırları, ben bilirim bu iş böyle olurculuğu, kendi içinde bölünmüşlüğü, ucuz hesapları, taraftara tavır koymaları bırakma zamanı. Bilsinleri ki bu dönem onların da son şansı. Bu deveyi güttüler güttüler olmaz ise tarih sayfalarında yerleri hazır. Madem tasarruf edildi madem yukarıda alkışladığımız kulüp yapısına uygun kişilikli bir transfer dönemi geçirildi devamının da hakkını versinler. Yok oyuncu maaşını alamıyor yok Ümraniye’de emekçiye ödeme yapılmıyor yok basket takımı idmana çıkmadı gibi konularla sevenlerini muhattap edip üzmesinler. Lütfen bir parça yönetsinler.

Evet ben kendi payıma eski mütevazi ama güçlü Beşiktaş’a dönüş senesi ilan ettim bu seneyi. İşe ilk olarak çoluk çocuğu alıp Kolej Havası filmine giderek, şanlı tarihimden önemli bir sayfayı tekrar okuyarak başlıyorum. Şiddetle tavsiye ederim..

{ "vars": { "account": "PASTE_ANALYTICS_ACCOUNT_ID" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }