UEFA sürekli bir karar açıklıyor ama açıkladığı her karar aslında bir karar erteleme. Bu da gayet normal çünkü pandeminin nasıl ilerleyeceği konusunda Dünya Sağlık Örgütü’nün bile bir planı ve bir öngörüsü yok.
Çek Cumhuriyeti gibi maske takmanın zorunlu olduğu ülkeler var. Sürü bağışıklığını ismini koymadan da olsa uygulayan İsveç gibi ülkeler var. Yolda geçerken yakalayıp test yapan Güney Kore var. Totaliter bir anlayışla işi haleden Çin var. Her ülke durumu kendi yöntemiyle yapıyor. Dolayısıyla bu işin ne zaman biteceği ve ekonomik açıdan nasıl bir sonuçla çıkılacağı belli değil.
UEFA’nın maçlarla ilgili aldığı kararları da bu çerçevede değerlendirmek lazım. Ağustos deniyor ama neye göre? Bilmek imkansız...
Yardım olmazsa...
UEFA ve FIFA gibi çatı örgütlerin tüm paydaşlarla birlikte asıl oynaması gereken rol kontratların nasıl ele alınacağı. Oyuncuların yüksek kontratlarının ne ölçüde ve nasıl ödeneceği. Hem oyuncuların belli oranda kesintilere razı gelmesi gerekecek hem de kulüpleri hayatta tutacak bir sübvansiyon uygulanması. Eğer yardım olmazsa kulüplerin işi zor. Ayrıca kontrat sürelerinde erteleme kararları da gelmeli.
Kolay olmayacak
UEFA’nın FFP kurallarını önümüzdeki sezon için askıya alması bu anlamda zaruriydi. Tabii bunun sonuçları olacak. Dışarıdan girecek paranın denetlenmesi konusu önemli olacak. Misal bizimkiler yeniden büyük borçlanma harekatına gireceklerdir. Böyle bir durumda ipleri bu kadar salmışken UEFA 2021/22 sezonunda yeniden FFP’ye dönemez. En az 5-6 senelik yumuşak bir geçiş olmak zorunda. Bu da 2012’ye geri dönmek anlamına gelebilir. Dolayısıyla denetlenmeyen bir futbol ekonomisini yönetmek pek de kolay olmayacak. Bunun özellikle bizdeki batığı daha da büyütmesini öngörebiliriz. Özetle kendimizi fazla kaptırmadan ama nefes almayı da başararak ayağa kalkmamız şart. Kesin olan ipleri elden kaçırmamızı engelleyecek TFF iradesine ihtiyacımızı olduğu.