Beşiktaş Asbaşkanı Mete Vardar, Radyo Gol’de Alper Üstündağ ile Kazan Kaynıyor programına konuk oldu. Mete Vardar dün oynanan Başakşehir maçı ve sonrasında yaptığı serzeniş ile ilgili açıklamalarda bulundu.  

“Futbolun genel durumunu ortaya koymak istedim”

Genellikle medya yoluyla çok iletişim kurmaya çalışan biri değilim. Normalde sağduyulu olarak kontrollü şekilde olaylara bakan biriyimdir ama öyle bir noktaya geldik ki gerçek duygularımı aktarmak istedim. Hem kendimin hem yönetimimizin duygularını ifade etmek istedim. Dünden beri izliyorum sanki dün son dakikada ki penaltı pozisyonunu ifade ettiğim konuşuluyor ama ben genel olarak futbolun fotoğrafını ortaya koymak istedim. Hem kendi yönetici arkadaşlarım, hem de Beşiktaşlı olmayan futbolun içerisinden olan farklı takımlara sempati duyan birçok arkadaşlarla hepimiz beraber akşam maçı izledik. Hakem hakikaten sadece son dakikadaki penaltı pozisyonu ile ilgili değil son 15 dakikada bilhassa bütün kararları ters verdi. Hiçbir faul pozisyonuna faul çalmadı 6 tane faul pozisyonunu görmezden geldi. 5 yaşımdan beri futbol sahalarını içerisindeyim. Soyunma odalarında büyüdüm, futbol oynadım, yöneticilik, başkanlık yaptım. Ama bugün ki gördüğümüz tabloyu hayretler içerisinde izliyorum. 

Hakemlerin Beşiktaş'la bir sıkıntısı var

“Sanki bu maç berabere bitsin diye hakem elinden gelen bütün kararları vermeye çalıştı. Fakat Allah'ın adaleti son dakika bir pozisyon oluştu. Bu pozisyonda bir öngörü ortaya koyamadı. Orada sen penaltıyı çalacaksın. Maçtan sonra bakıyorum Türkiye'de ki hakem yorumcuları yüzde 80 penaltı diyor. Yüzde seksenin penaltı dediği bir pozisyona ki bence yüzde yüz penaltı olan bir pozisyon. Sen penaltıyı ver VAR’dan geri dönsün. Geçen sene bizim penaltımız verildi Salih’in pozisyonunda gitti VAR’dan geri döndü. Olabilir bu. Oralarda da sıkıntılar var ama genel itibariyle baktığımız zaman sadece dünkü maçta da değil, genel itibariyle hakemlerin Beşiktaş kulübüyle ilgili ilgili bir sıkıntısı var. Özellikle federasyonunun değişmesi MHK'nin değişmesi sürecinde de çok aktif rol alan bir kulüp olarak biz, Türk futbolunun gelişmesi açısından önemli bir etkin rol aldığımızı düşünüyorum. Ama bugün ki geldiğimiz noktada müthiş bir orta oyunu oynandığını düşünüyorum. Herkes bu orta oyununda bir şeyler ifade etmeye çalışıyor. 

“Haksız kazanılan bir kupanın yöneticisi olmak istemem”

Biz futbol geleneği olan bir aileyiz. Yıllardır futbol camiasının içerisindeyiz. Hakikaten her şeyin geri gittiğini düşünüyorum. Bugün geldiğimiz noktada kimsenin bu ortamda mutlu olduğunu düşünmüyorum. Ben Beşiktaş takımının haksızlıklarla kazandığı bir kupada bir yönetici olarak hakikaten mutlu olamam. Böyle bir ortam yaratılıyor ben de bundan dolayı çok mutsuzum. Bazen sinirle söylediğimiz bazı kelimeleri doğru ifade etmiyor olabilirim. Ben de insanım ve duygularımızla hareket ettiğimizde bazı kelimeler tartmadan ağzımızdan çıkabiliyor. Bizim de dikkat etmemiz lazım ama gerçekten üzülüyorum. Dün maçtan önce taraftardan sorumlu yönetici olarak kardeşlerimizin yanına gittim. Halen daha taraftar duygusunu yoğun bir şekilde yaşayan biriyim. Hatta yöneticiliğini bile taraftar duygusuyla yapan biriyim. Onlarca saat yoldan gelen, farklı şehirlerden gelip takımını desteklemek için o soğukta üşüyen 90 dakika susmadan tribünde takımının yanında olan tüm taraftarlarımızın emeğine yazık değil mi? Hakkımız yendi, hakem aldı maçı. Hep beraber uçurumdan gidiyoruz! Kalite düşüyor, mutsuz bir gençlik var. 

“Beşiktaş, bu tür haksızlıklarla kafasını düşürmez”

Beşiktaş mağlup oldukça büyür cümlem var maç sonrası açıklama da bunu sağa sola evirip çevirmelerine gerek yok. Her şeyden önce ben bir insanım, duygularıyla yaşayan bir insanım. Herhalde benim Beşiktaşlılığımı yakın çevremi boş verin tüm camiamız da gayet iyi bilir. Beşiktaş, bu tür haksızlıklarla kafasını düşürmez. Muhalefetiyle iktidarıyla daha çok birlik olur. Ben bunu söylemek istedim. Beşiktaşlılığından şüphe ettiğim birkaç şahıs bunu polemik haline getirdi. Beşiktaş'ın büyüklüğü mağlup oldu diye küçülmez, büyür. Yanlış anlaşılacak bir durum yok. Bu konuları başka yere çekenler var buna da üzülüyorum. Bugün hala havlu atmış değiliz. Evet istemediğimiz puan kayıpları var. Antep maçında ve bugün belki iyi oynamadığımız bu maçta hakem hatalarıyla 4 puanımız yok. Bu puan kayıpları olmasa bugün belki başka bir sıralamada daha yukarıda olacaktık. Beşiktaş takımı yenildiyse, puan kaybettiyse bu diğer takımların başına gelmeyecek diye bir kural mı var. Bu ligde herkes herkesi yenebilecek güçte ve pozisyonda. Ligin başında lig şampiyonluğuna en fazla yakın takım Beşiktaş'tı. Bu yaşadığımız talihsizlikler diğer takımlar için de geçerli olabilir. Bir kırılganlık yaşadık arzu etmediğimiz puan kayıpları oldu. Önemli olan bizim takım gibi olabilmemiz. Ümit ediyorum futbolla ilgilenen yönetici arkadaşlarımız ve profesyonellerimiz bu milli arada bundan önceki yaptıkları çalışmalar gibi tüm eskileriyle artılarıyla mevcut durumu masaya yatırıp gerekli önlemleri alacaklardır. İnanıyorum ki ligde Göztepe maçı ile çıkışımız başlayacak ve Avrupa'da da Tel-Aviv maçını kazanıp yolumuza devam edeceğiz.