Bu kongre ne mesaj verdi? Beşiktaş’ın hassas ve çok ince düşünen bir üye yapısı var. Bunu pazar günü bir kez daha gördüm. Hüseyin Yücel, kazanmak için elinden geleni yaptı. Ekibiyle beraber çok çaba sarf etti. Hasan Arat yönetiminin ikinci başkanı olması en büyük handikabıydı. Tüzüğe göre seçim yapmadan, mayıs ayına kadar başkanlık yapabilirdi. Bunu tercih etmedi. Hatta seçim kararı aldığı gün, kendisiyle telefonda konuşmuştum. “Başka aday çıkarsa, düşünceniz ne olur?” diye sorduğumda ise “Lütfen çıksın, başka aday bekliyorum...” demişti.
Serdal Adalı, bu kulüp için kumpasa uğramış, hapis yatmış bir kişilikti. Kaybettiği seçimler vardı ama adaylığını açıkladığın da kazanacağı, bence belliydi. Hüseyin Yücel, Adalı’nın zaten seçimde avantajlı olacağını, çıktığı televizyon programlarında, çoğu defa vurgulamıştı. Hüseyin Yücel, para ve borç konularından çok bahsetti. Bunları kısa zamanda çözecek mali güce sahip olduğunu anlatmaya çalıştı. Bu konuda bir dezavantajı vardı; son bir yılda yapılan transferler ve artan mali yük...
Kongre, bu süreci iyi yönetemediğine karar verdi ve bu yüzden fark kaçınılmaz oldu. Seçime 1 kala, Beşiktaş’a gelir getirecek bazı sponsorların çekilmesi, Hüseyin Yücel’e oy kaybettirdi. Serdal Adalı, seçim faaliyetleri süresince sakin kaldı. Vaatler bölümünde uçmadı ve süre istedi. Bu ekonomik ortamda yapılabilecek en iyi stratejiyi uyguladı. “Ayağını yorganına göre uzat” özdeyişiyle hareket edeceğini anlattı camiaya...
Serdal Adalı da Hüseyin Yücel gibi önemli bir iş insanı ama kulüp yönetim deneyimi çok daha fazla. Ekip çalışmasını seven bir yapısı var. Beşiktaş taraftarının kongre üyeleri gibi kendisine büyük destek vermesi ve sabır göstermesi çok önemli.
Beşiktaş’ın artık istikrar ve en önemlisi huzura şiddetle ihtiyacı var. Reçete acı da olsa, zaman her şeyin ilacıdır. Taraftarın sabrı ve desteği artık başlamalı.
Sözcü/Ercan Taner
HABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..