Üç büyüklerimizin UEFA Ligi’nde 3’te 3 yapacağını tahmin ediyordum.

Galatasaray, “skor olarak da, futbol olarak da” beni yanıltmadı… Okan Hoca’yı ve talebelerini kutluyorum.
Fenerbahçe de, “skor olarak” beni yanıltmadı. Ama Belçika takımına karşı maçın ilk 15 dakikası ile son 15 dakikasındaki futbol için “üzülerek” söylüyorum ki, “Mourinho konusundaki” görüşüm değişmedi, pekişti!


Geliyorum, ülkesinde Feyenoord ile şampiyonluk da kazanmış Giovanni van Bronckhorst’a… Ajax karşısında, skor olarak da, futbol olarak da hezimete uğrayan hocamıza…  3’te 3” tahminimi 3’te 2’ye düşürdü” ve yazımın başlığındaki soruyu hak etti; “Nereye gidiyorsun?..”

Süper Kupa finalinde “şampiyon Galatasaray’ı 5-0 yenen” Beşiktaş, hem de kendi ülkende Ajax önünde “rakip kaleye tek isabetli şut atamadan” 4-0 yeniliyorsa, bunun hesabını kim verecek ve bundan sonrası ne olacak?..

Ajax - Beşiktaş maçında hocasının “İmmobile’nin yerine sahaya ilk 11’de sürdüğü” ve “daha oyunun ilk dakikalarında ‘gollük bir fırsatı’ kaçıran” Mustafa 17 yaşında…

O maçta Ajax’ın ilk golünü atan Fitz-Jim, 21 yaşında… Sahanın yan çizgisinin kenarında Fitz-Jim top sürüyor, onu Mustafa kovalıyor… Yetişemiyor, formasından tutup durdurmaya çabalıyor, tutamıyor… Pozisyon geçtikten sonra Hakem, Mustafa’ya “haklı olarak” sarı kartı gösteriyor… İşte “farklı mağlubiyetimizin ana sebeplerinden biri olan” fark!..

Onlar kadar koşamıyoruz, “futbolumuzu köstekleyen” kondisyon zaafımızı yok edemiyoruz… Ve de… “Arda Güler” ile dahası “ona verilen 140 bin avroluk (5 milyon 350 bin TL) otomobil ile övünmekle yetiniyoruz!..

Türkiye Gazetesi/ Öcal Uluç