Beşiktaş Başkanı Hasan Arat'ın vaatleri arasında, merhum başkan Süleyman Seba'nın evinin müze yapılması da var. Arat seçim öncesi konuşmasında, "Süleyman Seba'nın evi kayyumda. Yönetim Kurulu olarak o evi Beşiktaş'a alacağız, 'Süleyman Seba Müzesi' yapacağız" vaadinde bulundu.
Seba'nın vefatının ardından savcılık tarafından fotoğraflanıp, zimmetlenen evdeki eşyalar güvence altında.
Beşiktaşlılar için manevi değeri çok büyük olan evde Seba'ya ait ödüller, kupalar, kitaplar, özel evraklar, hediyelik eşyalar, tablolar, künyeler, silahlar ve çok sayıda hatıra bulunuyordu.
Biz de Akşam Gazetesi olarak 'Mutlu Apartmanı'nın son halini görüntüledik. Komşularıyla o süreçte ve sonrasında neler yaşandığını konuştuk. Ortaya çıkan iddialar ilginç ve kamuoyunu şok edecek nitelikteydi. İşte komşuların o açıklamaları:
SON DÖNEMDE KIRGINLIKLARI VARDI
"Seba'nın vefatından 3-4 yıl önce rahatsızlığı başladı. O yüzden eviyle ve eşyalarıyla fazla ilgilenemedi. O süreçte 'ben akrabasıyım' diyerek evine gelip gidenler çok oldu. Özellikle son dönemlerde biri Almanya'dan gelen 3 kadın vardı. O zamana kadar hiç görmediğimiz. Onlar Seba'nın evinde kaldılar. Değerli eşyalarını aldılar, almadıklarını bıraktılar. Müzeye çevrilecek ne kaldı ki bilmiyoruz. Seba evini kulübe bağışlamak niyetindeydi. Ancak son dönemde yapılanlardan dolayı çok kızmıştı. O yüzden kimseye bağışlamadan vefat etti. Ev de devlete kaldı.
KENTSEL DÖNÜŞÜM GÜNDEMDE YOK
Beşiktaş'ın yeni başkanı Hasan Bey buranın müze yapılacağını söyledi. Ancak bizim süreçle ilgili bilgimiz yok. Evin kentsel dönüşüme gireceği iddiaları asılsız. 1999'da deprem olduğu zaman rahmetli bir telefonla herkesi buraya yığdı. 5 tane profesör geldi. O zamanlar evlerin testi için insanlar 10 bin lira falan para ödüyordu. Hiç para almadan test yaptılar. Evin sapasağlam olduğunu, zeminin de kaya olduğunu söylediler. O yüzden kentsel dönüşüm söz konusu değil. Evin kapısında herhangi bir mühür de yok. Anahtarın kimde olduğunu da bilmiyoruz."
O TEZAHÜRATLARA KIZIP BAĞIŞLAMADI
Bir komşusu, Seba'nın neden evini Beşiktaş'a bağışlamadığını anlattı: "Burada bir komşumuz mirasını bir vakfa bağışlamak istiyordu. Seba'ya da sordular. O da 'Benim bağışlayacağım yer belli' diyerek Beşiktaş'ı işaret etmişti. Ancak daha sonra 'Ahmet Dursun Seba gitsin' tezahüratları nedeniyle çok kırgındı. Beşiktaş'a da bağışlamadan vefat etti."
AHMET GİTTİ GÖNLÜNÜ ALDI
Seba'yı, Beşiktaş Başkanlığından ayrılığa götüren süreçteki 'Ahmet Dursun, Seba gitsin' tezahüratlarının öznesi olan Ahmet Dursun, 2010 yılında Akşam Gazetesi'nin organize ettiği bir ziyarette merhum Başkan'ın evine gidip gönlünü almıştı. Kapıda Ahmet Dursun'un, "Beni tanıdınız mı" sözlerine, "Gittik de ne oldu Ahmet" diye karşılık veren Seba ile eski golcü arasında samimi bir sohbet ortamı oluşmuştu. Ahmet Dursun, "Benim o zaman Türkçem iyi değildi. Ne söylediklerini anlamıyordum, ama iyi bir şey söylemedikleri belli oluyordu" sözlerine karşılık Seba onun yanağını okşayarak, affettiğini söylemişti.
18 BİN TL BİRİKMİŞ
Seba'nın vefatından sonra 3-4 yıl düzenli ödenen aidatlar, son 5 yılda ödenmemiş. Komşuları, apartmandaki merkezi ısıtma sistemi nedeniyle doğalgaz ve diğer aidatların toplamı olarak biriken 18 bin TL'nin evi alanlar tarafından ödenmesini bekliyor. Diğer komşulara yazılan ödeme payı şimdilik tahsil edilemese de Seba'nın borç listesine yazılıyor.
NE İSTEDİYSE BEŞİKTAŞ İÇİN
Beşiktaş'ın Dervişi isimli kitapta Süleyman Seba'nın hayatını yazan Rıdvan Akar, onun için şu ifadeleri kullanıyor: "Siyasetçiler, bürokratlar ya da başkaları bu yanını bildikleri için, 'Eğer Seba bir şey istiyorsa sadece Beşiktaş için istiyordur' duygu ve düşüncesiyle hareket etti. Seba doğduğunda Beşiktaş'ta bir evleri vardı, öldüğünde de Beşiktaş'ta evi vardı. Üstelik o evi, bir futbolcunun taksiti için Beşiktaş'a ipotek ettiren bir liderdi."