İki başkan adayından hangisi kazanırsa  tam destek olmayı, seçileni tebrik etmeyi bilmeliyiz .. Tabii ki tek bir oyumuz var, kendi akıl süzgecimizden geçirip sempati duyduğumuz, Kulübe daha faydalı olacağına inandığımız birine vereceğiz bu oyu . Her iki başkan adayının   amacı Beşiktaş'a hizmet etmek, hak eden kazansın, demeyi bilmeliyiz. Yönetim kurulu adaylarını da yermek yerine liyakatliklerini değerlendirmemiz daha doğru olacaktır. Pek çok arkadaşımız aday listelerinde yer aldılar. Yarın birbirimizin yüzüne bakacağız. Seviyeyi düşürmeye gerek yok.
Gurur duymamız lazım, destek olmamız lazım. 
 İki çok değerli başkan adayından biri Pazar günü seçimi kazanacak.1,5 yıl Beşiktaş'ın başkanı olacak.Bu enkazın içinde başarılı olabilmesi için 13 kişinin bizim desteğimize ihtiyacı olacak. Bırakalım artık kişisel hırsları, husumetleri, sadece Beşiktaş için kazananın yanında olalım. Bu seçimin kaybedeni olmamalı.
Kaybeden de 1,5 yıl sonrası için yoğun çalışmalı, hazırlanmalı..

Çok yorucu ve zorlu bir süreç. İşlerinden, ailelerinden, özel hayatlarından feragat edip, kendilerini tanıtmak, ifade etmek, projelerini sunmak için haftalardır toplantılar düzenleyip, sosyal medya ve TV'deki programlara katıldılar. Tüm bunlar Beşiktaş için. Biz büyük bir aileyiz. Kol kırılır yen içinde kalır. Pazar akşamı birbirimizi kutlayacak yüzümüz olsun. Unutmayalım, her şey Beşiktaş için.
Sosyal medyada ve muhtelif platformlarda  Başkan adaylarını yıpratmaktan kaçınmalısınız.  Bu kafa ile devam edilirse yarın öbür gün bir başkan adayı bulmakta da bu camia zorlanır. 

Kimse eleştirmeyin demiyor, Eleştiri mutlak olmalı.Ama bir seçimi kazanalım da nasıl kazanırsak kazanalım önemi yok dersek değerlerimizden, geleneğimizden,kültürümüzden bizi biz yapan Beşiktaşlılıĝımızdan geriye hiç bir şey kalmaz.İnsanları karalayarak, manipüle ederek bir yere varamayız. 

Başkan adayları insanları kandırmadan inandırıcı vaatler vermeleri  lazım.
Kongre üyeleri  akılcı projeler duymak istiyor taraftar ve tabii bu projeleri yönetebilecek donanıma sahip kişileri görmek istiyor başkanın yanında.

Yanlış ve duygusal bir seçim yapıp da " Allah kahretsin, elim kırılsaydı da oy vermeseydim " gibi komik hayıflanmaların da hiçbir anlamı yok çünkü iş işten geçmiş olacaktır. Kongre üyelerinin , oy verirken, Beşiktaşlılığın ne demek olduğunu anlayan, Beşiktaşa gönülden bağlı adayları iyi incelemesi,   Beşiktaşın manevi değerlerine sahip çıkacak, koruyup kollayacak bir başkanı seçeceğine emin olması gerekir. 

Başkanlar ve yönetimler gelip geçici, baki kalan bizleriz.Bakın maçlara gelenlere, hangi giden başkan maçlara geliyor. Bırakın giden başkanları onların yöneticilerini  bile birkaçı hariç tribünde göremiyoruz .

Birlik, beraberlik zamanıdır.  Sayın Seba gibi, başkanlığı bıraktıktan sonra da alnı açık bir şekilde, dimdik her maçta tribünlerde yerini alacak, taraftarların her fırsatta onları ayakta alkışlayarak karşılamalarını sağlayacakları icraatlara imza atmalarını yürekten diliyorum.