Hasan Arat sadece Seba masalları anlattı ama onu yattığı yerde huzura kavuşturacak bir tek icraat yapmadı. Neler yaptı, neler Arat! Büyük İskender, hiçbir kusuru konusunda kendisini uyarmayan vezirine "Sana ihtiyacım yok" der… Vezir sorar; neden hünkarım! İskender şöyle cevap verir; ben bir beşerim. Sen bu kadar süre zarfında benim tek bir hatamı bile görmediysen cahilsin demektir… Hatamı görüp de söylemediysen, o zaman da hainsin demektir!... Lider olmak, bir camiaya başkanlık etmek için böyle bir özgüvene sahip olmak ve etrafındaki yalakaları temizlemek gerekir. Beşiktaş'ta son dönemde başkanlık koltuğuna oturanların yapamadıkları tek şey de bu galiba… Eskileri bir yana bırakıp sadede gelelim… İnanılmaz süslü laflar edip, gerçekleştiremeyeceği vaatlerle koltuğa oturunca algılarla oluşturmaya çalışıp vizyonu yerle bir olan Hasan Arat, her ne kadar dolambaçlı bir istifa olsa da gitti gider… Neler yaptı, neler Arat… Futbolu profesyoneller yönetecek dedi, Samet Aybaba'yı patron ilan etti ve önce onu yedi, bitirdi… İddiaya göre Ali Koç'un tavsiyesiyle yönetime gelen Kaan Şakul'u sağ kolu yaptı, kulübe yaklaşık 50 milyon Euro veren Hüseyin Yücel'i, Onur Göçmez'i ve daha bir çok kişiyi küstürdü.
BEŞİKTAŞ'I ÜZMEYİN
Hüseyin Yücel birkaç ay önce istifanın eşiğine gelmişti, Onur Göçmez ona keza… Sonunda bomba patladı, Beşiktaş'ı kurtaracak proje olarak muhteşem (!) bir sunumla göreve getirilen Aybaba bir whatsapp mesajıyla gitti… Hem de, kendisine verilen tüm yetkileri kullanan ve bugünkü manzaranın en önemli sorumlularından olan Friedel'le birlikte… Ne alakası varsa! Aybaba hiçbir şeye karışmıyor, Friedel ise her gün Ümraniye'deydi. Kafasına göre her futbolcuya vaatlerde bulunup, seni şuraya göndereceğim diye kafalarını karıştırmaktan başka yaptığı bir şey de yoktu… Beşiktaş'a değil kendine çalıştı vesselam. Göreve geldiği andan itibaren Beşiktaş'ın tüm değerlerini heba eden, camiada suçlamadığı insan bırakmayan, onlarca dert varken kongre hesaplarının peşine düşüp üyeliklerle uğraşan, kendisinden önceki Başkan Çebi'nin genel kurulda konuşmasına bile izin verilmemesine seyirci kalan, özetle Kaan Şakul'la birlikte koca kulübü yönetmeye kalkan Hasan Arat, tarihin en kötü başkanı olmak için elinden gelen her şeyi yaptı ve sonunda başardı da… Sözde Seba'nın devamıydı Hasan Arat! Kendi çaldı, kendi oynadı! "Beşiktaş'ı üzmeyin" diyen Seba'nın arzusunu yerine getirmek şöyle dursun Beşiktaş'a kanlı gözyaşı döktürür hale geldi… Bildiğin adeta kağıttan Kartalmış Arat… Herkesi yanılttı… Bilen bilir beni yanıltamadı.. Kendisiyle röportaj yaptığımızda, 40 yıllık Turgay Demir'e, "Yan yana fotoğraf çekilmesek olmaz mı!?" dediği anda vizyonunun da, misyonunun da sıfır olduğunu düşünmekte haklı olduğumu bir kez daha anlamıştım.. Ne var ki, benim ya da koca camiada birkaç kişinin uyanması da yaşanacakları önlemeye yetmedi… Olan da Beşiktaş'a oldu.
SERGEN YALÇIN GELSİN
Beşiktaş için büyük maddi fedakarlık yapan Hüseyin Yücel'in kulübü kongreye kadar taşırken Giovanni Van Brocnkhorst'u gönderip, Sergen Yalçın'ı hemen göreve getirmesi iyi bir başlangıç olacaktır.. Yücel, Onur Göçmez başta gidenleri kalmaya ikna ederse o zaman camiada sular biraz daha durulur. Sonra ne olacak derseniz… Süleyman Seba misyonunun gerçek anlamında devamı olan Serdar Bilgili başta camianın akil insanları toplanıp, tüm küskünlükleri ortadan kaldırıp, camia içindeki çekişmeleri en azından buzluğa koymanın yollarını aramak şarttır. Sonra Serdal Adalı mı gelir, Hüseyin Yücel mi kalır yoksa bir başka aday mı çıkar onu zaman gösterecek… Bu arada Serdar Bilgili demişken, Seba onu evladı gibi severdi, kendisinden sonraki başkan Bilgili olunca da sevinmişti… Buna rağmen Serdar Bilgili, bir kez olsun, rahmetli başkanın kendisine olan sevgisini kullanmadı ama icraatlarını yaparken Seba'nın övgüsüne layık olmaya çalıştı. Oldu da. Hasan Arat ise sadece Seba masalları anlattı ama onu yattığı yerde huzura kavuşturacak bir tek icraat yapmadı. Son yaşananları görünce 2002 yılında Bilgili ile Arat'ın yarıştığı seçim geldi aklıma. Arat yine böyle bol kesen vaatler vermişti. Allah'a bin kere şükrediyorum ki o seçimi Bilgili kazanmış. Çünkü Serdar başkan ile camia vites değiştirdi, 100. Yıl şampiyonluğu ile ivme kazandı ve lewel atladı. 2002'de seçimi Arat kazanmış olsa Beşiktaş bugün ne halde olurdu kim bilir. Allah korumuş.
Fotomaç/ Turgay Demir