Sakın kimse başlığa bakıp, Reşat Nuri Güntekin’in eseri “Yaprak Dökümü”’nden bahsettiğimi zannetmesinler.
Bahsedeceğim eser; Beşiktaş yönetimine talip olanların eseridir.
Çoğu inişli zamanlarda, başarısızlıklarla dolu futbol takımına rağmen, kendi yağında kavrulan, amatör bir ruh ile Beşiktaş’a yakışır bir grafik ile hep zirvede kalan, her sezon elde ettiği şampiyonlukla yüzümüzü güldüren, bizlere adeta hem teselli olan, hem de üzülmeyin “amatörde olsa, bir ruh var burada” dedirten 45 kupa sahipli hentbol şubemizin, dağılmaya başladığı haberi medyanın sayfalarına düşerken tüm Beşiktaşlılarında yüreğinin orta yerine ateş düştü.
Yönetime talip olduklarında, Beşiktaşlılar tamam dediler, işte! Şimdi her şeyin değişimi başlıyor ama zaman içinde görüldü ki! Değişen bir şey yok, her şey aynı tas aynı hamam…
Amatör şubelerin, kulübün sırtında yük olduğu ima edildi önce, bu belki de önce gençlerle deneyelim olmadı kapatırız zihniyetinin ön ayak sesleridir. Hentbol takımının önde gelen isimlerine bugüne kadar teklif götürülmemesi, üç ismin ayrılmasının başka ne türlü izahı olabilir ki!
Bravo beyler, tebrik ederiz sizleri…
Bi’dünya Beşiktaşlı iş adamı neredesiniz beyler?
Yöneticilerde sponsor olamaz mıydı bu başarılı şubeye. Divan toplantılarına katılmadığı için üyelikten atmayı düşündüğünüz ama zaman geldiğinde gidip, destek istediğinizde, cevapsız size evet diyen bir Rahmi Koç kadar olamadınız…
Bu ayıp önce size, sonra bu işin baş sorumlusu olan tüm camiaya düşer. Buyrun temizleyin, bakalım temizleyebilecek misiniz?
Beşiktaş’a hizmet etmek istiyorsanız, yapmanız gereken sadece bu kulübün tarihine bakmanızdır.
