Beşiktaş’ta yönetim krizi çözülmediği sürece, sahadaki kriz çözülmez. Önümüzdeki olağanüstü seçimli kongrenin de krizi bitireceğini zannetmeyin. Futbolcular da bu seçimin geçici olacağının, Mayıs’ta tekrar seçime gidileceğinin farkındalar.

Yönetim krizi sahayı nasıl etkiliyor, sorusu sorulabilir.

Bu sorunun cevabı, futbolcuların yaşadığı gelecek kaygısıdır. Onların kafasında da şu sorular dönüp, dolaşmaktadır:

- Seçimden sonra yeni yönetim, kimi hoca olarak getirecek? 

- Gelen hoca ile anlaşabilecek miyim? 

- Maaşlarımı zamanında alabilecek miyim? 

- Piyasa değerim düşecek mi? Daha bunlar gibi bir sürü soru…

FUTBOLCULAR SEZONU KAPATMIŞ

Rakibin oyununa bakınca, Beşiktaş’ın açık farkla kazanması gereken bir maçtı. Ama sahada Beşiktaş değil, alt kümelerden Beşiktaş forması giydiirilmiş bir takım sahadaydı.

Alanyasporlu futbolcular, o kadar çok hata yaptılar ki, bunlardan sadece birinde Rafa ortaya çıktı ve beraberliği sağladı. O golden sonra da Rafa’yı bir daha sahada göremedim.

Tek tek futbolcuları yazmak istemiyorum; genele baktığımda, iyi gününde olan tek bir futbolcu adı sayamıyorum. İsabetli pas yüzdesinin bu kadar düşük olduğu bir maç hatırlamıyorum. Futbolcular belli ki bu sezonu kapatmışlar. Formalite icabı sahaya çıkıyorlar.

Beşiktaş taraftarına tavsiyelerim:

1) Kısa zamanda bu takımın Beşiktaş’a yakışır bir futbol oynayacağı konusunda beklentilerinizi yükseltmeyin.

2) Maç esnasında kendi takımınızdan herhangi bir futbolcuyu ıslıklayıp, yuhalamayın. 

Ben yaklaşık 55 yıldır Beşiktaş’ın maçlarını izlerim. İnanın bundan daha kötü dönemler hatırlıyorum. Beşiktaş düşme potasındayken bile tribünler dolar, takıma tam destek verilirdi.

Özetle, beklentilerimizi yükseltmeden, takımımızı desteklemeye devam…

Hbr1903