Galatasaray'ın sponsorluk anlaşması yaptığı şirketin bahis şirketi olduğu iddiaları üzerine anlaşmayı iptal ettiğini hatırlatan ve bu konuda göndermede bulunan Hasan Arat, büyük camialar arasında oluşturulan gerginlikleri de eleştirdi. Arat, kulüp yöneticilerinin kullandığı dile dikkat etmeleri gerektiğini vurguladı.
"Sponsorluk imzalamasını yapan kulüp yanlıştan vazgeçti ama olan oldu"
Hasan Arat, şunları söyledi: "Beşiktaş'ın sponsorları son derece itibarlıdır. Bu işleri çok ciddiye almak lazım. Türkiye bu konuyu yeni yaşadı. Sponsorluk imzalamasını yapan kulüp hemen vazgeçti, yanlıştan vazgeçti ama olan oldu. Kulüpler bu yönetimleri yaparken çok dikkat etmeliler. Birbirlerine laf söylerken dikkat etmeliler. Ben eğitimliyim, şu okuldan mezun oldum, ayrıcalıklıyım diye Türkiye'de dolaşamazsınız. Bu kimliği taşıyan herkes ayrıcalıklıdır"
"Başarı için her şey mübah değildir"
Fenerbahçe ve Galatasaraylı yöneticiler son dönemde yaptıkları açıklamalar ile gündeme gelmişti. Hasan Arat yöneticilerin kullandıkları dile dikkat etmeleri gerektiğini belirtti. Arat, "Spor yöneticilerinin kullandığı dile özen göstermesi gerekiyor. Taraftara mesaj vermek için toplumun sosyal düzenini bozamazsınız. Çok dikkat edeceksiniz. Tribünlere, taraftara kimse laf etmesin. Başlangıç, kulüp idarecileridir. Onların ağzından çıkan laflar herkesi tahrik ediyor. Sakin duran insanları bile rahatsız ediyor. Başarı için her şey mübah değildir" dedi.
"Bu şekilde devam ederse camialar karşılık verir"
Sözlerine devam eden Arat, "Bu dilden, bu kişilerin vazgeçmesi lazım. O zaman çok sertliğe doğru gider ve taraftalar arasında sertlik çıkar. Bu şekilde devam ederse camialar karşılık verir. Benim okulum var, senin yok, ben şuradan mezunum, senin sponsorluğun öyle, ben şöyleyim vs. Bunlara gerek yok" ifadelerini kullandı.
"Bugün Türkiye'deki en büyük skandal sponsorluk olmuştur"
Beşiktaş Başkanı, Galatasaray'ın iptal ettiği sponsorluk anlaşmasına göndermede bulunarak, "Bugün Türkiye'deki en büyük skandal sponsorluk olmuştur bundan iki hafta önce. Kimsenin sesi çıkmıyor. Herkes çıt. Konuşmak zorundasınız. Gazeteciler de yazamıyor. Para alınıyor, bitiyor, ondan sonra vazgeçtik yanlış kişiymiş deniyor; bu söz konusu olamaz. Yok öyle şey. O zaman haksız rekabetle başlanıyor" açıklamasını yaptı.