Beşiktaş'ta sahaya çıkan kadro hücum ağırlıklı isimlerle doluydu. Takımın bu yapısı topu mecburen Başakşehir'e bıraktı. Savunmada temaslı oyun ve takım boyunun fazla uzamaması planı yapmıştı Santos. Kağıt üzerinde Semih ve Aboubakar tehlikeli isimler. Onlara servisi iyi yapamazsanız o kağıt üzerinde sadece yazılı birer isim olarak kalırlar. Yüzde 32 topa sahip olma ve çok az pas yapan Beşiktaş, sanki uluslararası turnuva maçı oynayan bir yapı içindeydi.
Kendi yarı sahasında kompakt gözüken Beşiktaş, hücumda Colley'in golü dışında etkisiz kaldı. Başakşehir'in pas ritminin yavaş olması Beşiktaş'ın işine yararken, ortaya zevksiz bir maç çıkmıştı. Şöyle tipik bir deplasman takımı hayal edin. Kanat savunmaları çok az çıkan, rakibin birinci bölgesinde hata yapmasını kovalayan, üretim anlamında hiç riske girmeyen bir oluşum. Deplasman tarzınız bu olabilir.
Evinizde böyle oynamayacaksınız herhalde! Ghezzal'ın direkten dönen serbest vuruşu gol olsa oyun tahmin ediyorum başka bir yere giderdi. Rashica, adam eksiltme konusunda yine sınıfta kaldı.
Defans ağırlıklı oyunda Muçi ne kadar mutlu ve ne kadar fayda sağlıyor Niye etkili değil Muleka'nın bu haliyle yeni sezonda kadroya girmesi mümkün değil.
Gedson sadece çok koştu o kadar. Maç öyle bir hale geldi ki, sabah çok erken işe giden ve oturup maçı seyrederim diyen çoğu futbolsever ekran başında şahane şekerleme yapmış olabilir.
Semih'in direkten dönen topu biraz heyecanı yükseltmişti.
Santos, '3 maçtır kaybediyorum, bu maçı da kazanamazsam işim çok zora girecek, ne yapıp edip kazanmalıyım' düşüncesini bu savunma oyunuyla sahaya yansıttı. Böyle oyunlarda mutlaka hata yaparsınız.
Kornerden Emirhan, attığı kafa golüyle Santos'un planlarını alt üst etti.
Ercan Taner | Sözcü