KUŞLAR DA GİTTİ
Yaşar Kemal “Kuşlar da Gitti” eserinde;
“Her yıl ekim ayında insanlar Florya ovasına gelirler, ağlarını gererler, çadırlarını kurarlar ve tuzaklarını hazırlarlar. Kuş avlamak için adeta birbirleriyle yarışırlar. Kafesler sarılı, kırmızı ve mavi kuşlarla ağzına kadar doldurulur. Eskiden insanlar yakaladıkları bu kuşları kiliselerin, havraların, camilerin önünde satarlardı, “beni azat edin, beni cennetin kapısında izleyin” derlerdi. Ancak zamanla bu gelenek ortadan kalkar. Yakalanan kuşlar, Eminönü’ndeki kuş pazarlarında zar zor satılmaktadır.” Satırları dile getirir.
Beşiktaş kulübünde “Beşiktaşlılık Değerlerinin” bir Kartal kanadında uçup gittiğine şahit olduk cumartesi günü.
Önce Divan Kurul Toplantısı gerçekleştirildi. Akil insanların, akil işlere imza atmasını beklediğimiz toplantı ama gördük kü! ‘Hayaller Paris, gerçekler Eminönü’
Başkanlığı döneminde Beşiktaş’a zarar verdiği söylenen, nerede ve neden konuşmuyor diye sorgulanan Beşiktaş başkanı Hasan Arat, Divan Kurul Toplantısına konuşmak, suskunluğunu bozmak, kendince doğruları anlatmak üzere katıldı.
Önyargılı olmadan, Hasan Arat’ın konuşma yapacağı sırada bir şeyler olacağını benim gibi birçok insan sezmiştir çünkü gelen ayak seslerini iyi tahlil etmiştik. Beşiktaş kendini var eden her türlü ahlaki değerleri bir bir elinin tersi ile iterek, ahlaki pislik çukurunda yok olmuştur ve görünen o ki daha bunlar iyi günler…
Bir öncesinde Ahmet Nur Çebi’ye yapılan “sözlü saldırıların” dozu bu yaşananların habercisiydi, bu yaşananlar da geleceğin habercisi. Pespayelik Beşiktaş’ın paçalarından akmaktadır.
Tüm Beşiktaşlıların uzun zamandır beklediği an gelmiş Hasan Arat konuşacaktı. Kendisini sevmeye bilirsiniz, kendisinden nefret edebilirsiniz ama fiziki saldırıda bulunamazsınız. Bunu yapmaya hakkınız yok. Zaten Beşiktaş Divan Toplantısı’nda üyeler ve basın dışında bir sürü gereksiz insanın orada ne işi var? Bu da ayrı tartışılacak konu.
Hasan Arat’ın yönetiminin icra yılları, Beşiktaş’ın kurulları tarafından incelenir, denetlenir ve rapor hazırlanır var ise kusurları gerekli işlemler gerçekleştirilir.
Ama Beşiktaş’ın “akil adamları” tüm yozlaşmışlık içinde tam tersini yaparak şiddete baş vurdular. Olacak olan gerçekleşti çünkü bu kadar birbiriyle çalışan ama bu kadar birbirini sevmeyen insan topluluğunun geleceği nokta bu idi.
Bu kadar sevgisizlik, bir Kartal kanadında Beşiktaşlılığı alıp götürdü.
Bu eserin ortaya çıkmasında payı olanlar, Beşiktaş tarihinde kara bir leke olarak yerlerini aldılar.
Saha içine geldiğimizde ise orası da aynı değişen bir şey yok. Ruhsuzlar ordusu yine aynı manzarayı hiç utanmadan tekrar yaşattılar.
Bundan sonra ne olur? SPK ile gelen paralar borçları kapatır, Bankalar Konsorsiyumundan çıkılır, birden ortalık başkan adayları ile kaynamaya başlar, aynı hatalar tekrarlanır ki (görünen köy kılavuz istemiyor)… Dedik ya “Kuşlar da Gitti” ve “Beşiktaşlılık bir kartalın kanadında terk etti!” bu diyarı artık “Beşiktaş’ı kim azat eder, cennet kapısına bırakır izlenmek üzere!” bilinmez.
Mehmet Eyüp Yardımcı
HABER1903 farkını yaşamak için İNDİR..
