Gün geçmiyor ki BJK yöneticileri geçmiş ve an itibariyle yaptıkları veciz ! açıklamalarla gündeme düşmesinler. Birde yüzlerine gözlerine bulaştırdıkları kampanyalar var ki evlere şenlik. Bu çalışmaları tanıtımlarında bile iş bilmezlikleri o kadar ayan beyan gözüküyor ki camia mensupları üzülüyor.
20 Tl bağış saman alevi gibi , tişort satışı tam bir rezalet ,stoksuz satış kampanyası başlatmak tarihe geçecek bir durumdur. Bu yönetimin içerisinde bu işlere yatkın hiç kimse mi yok yoksa çok bilmişlerden kendilerine söz mü düşmüyor?
Beşiktaş camiası çok varlıklı bireylerden oluşmaz ama çok akıllı insanımız vardır. Bakın Dernek başkanı Çebi’nin geçmişte Burak Yılmaz”ın transferi bahis konusu olduğunda sarf ettiği “Burak Yılmaz kim? Ben tanımıyorum, bilmiyorum” açıklamasını bulup manşetlere taşıdılar ve olay oldu. Zira bu sözleri sarf eden dernek başkanı Burak Yılmaz’ı kongre üyesi yapıp kartını da kendisi vermiş. O anda acaba Burak Yılmaz için 26.8.2012 de rakip takımda oynarken İbrahim Toroman’la girdiği bir pozisyonda aldığı penaltı için Burak Yılmaz’ı “emek hırsızı, kendisine futbolcu demeye utanıyorum” sözlerine muhatap kılması aklına geldi mi , geldiyse neler düşündü ?
Dernek başkanına naçizane 50 yıllık bir Beşiktaş severi olarak Burak Yılmaz’ı tanıtayım .
Baba Fikret Yılmaz kulübümüzde futbol oynamış kartallığı tartışılmaz bir kişidir 3 günlük sonradan olma değil doğuştan Beşiktaşlıdır ve Burak ‘ta onun oğludur. Kısa ve öz tanımlama anlayana yeter de artar bile.
Dernek başkanı Çebi geçtiğimiz günlerde gene bir açıklamasında transferde % 20 komisyon ödediğimiz futbolcu menajerleri bile var demiş. O da bir şey mi başkan Futbol A.Ş. başkanınız ve transferden sorumlu gözüken Torunoğulları’nın sorumluluğunda ki Mario Gomez transferinde futbolcuya 5 milyon , üç menajere toplam 1.950 avro yani % 39 oranında komisyon ödendiğini hatırlatırım. Hatta bunu yazan gazeteci arkadaşımızla mahkemelik olmuş ve davayı kaybetmişti.
Son olarak Futbol A.Ş Başkanı Erdal Torunoğulları’nın 14.7.2019 da yaptığı bir röportajda sarf ettiği “Beşiktaş satılacaksa ,satılsın “ sözleri tepki aldı ve olay oldu.Demek ki bu niyetle Beşiktaş yönetimine talip olmuşlar ve iş başı yapmışlar . Gelişlerinin 9 .ncu ayında bu niyetlerini iyi becerdikleri sosyal medya da ki trolleri vasıtasıyla camiaya empoze etmeye ,piyasalamaya, yani güncel anlamıyla piar,ını yapmaya başladılar. Bu nokta da da Beşiktaş’a ne kadar uzak olduklarını anlıyoruz. Bilmiyorlar ki bu camiada herkes bir taş üzerine bir taş koymaya çalışır, tek bir taşın yerinden oynamasına müsaade etmezler. Buna kalkışanlarda hayat boyu alamayacakları bir ders alırlar.Herkes haddini bilecek boyundan büyük işlere kalkışmayı akıllarının ucundan bile geçirmeyeceklerdir.Muhterem önce üstlendiği görevi yerine getirmeye baksın . Kendisi Futbol A.Ş başkanı hem de haliyle transferden sorumlu yetki ve sorumluluk taşıyan bir kişi. Gelin görün ki bu işleri dernek başkanının gönüllük esasıyla çalışan danışmanı yapıyormuş. Danışmanın da gönlü zengin , Beşiktaş’ a premier ligden futbolcu bakıp tavsiye ediyormuş .Kendileri de 2.nci lig,den futbolcu bakıyor. Devrede bir de yandaşlardan birinin menajerlik yapan oğlu varmış buna benzer 2-3 isim daha duyuyorum. Yani bu tipler Beşiktaş Kulübü’nün kapısını boşuna aşındırmıyorlarmış. Bazıları bununla kalmayıp 1903 M.Üstünkaya tesisleri gibi yerleri de parsellemişler. Allah işlerini rast getirsin de bu koyundan bir tane post çıkar ,oda yarınlarda aralarında paylaşımda kavgalara sebep olur,çoğunu tanıdığım için hatırlatmak istedim.
Ayrıca son günlerde çok konuşulan bir de Özkaynak düzenin de yeniden yapılanma işi var. Bu konuya ilgi gösteren kendilerini futbol uleması sananlar 2 yıl önce hakkın da en ağır sözleri sarf ettiklerini unutup bir köşe kapmak için başkanı cilalamakla meşguller. Bu ağır sözler ne çabuk unutuluyor diyeceğim ama anlaşılan gerçek değişmiyor ve “ tencere yuvarlanıp kapağını buluyor” demek ki. Allah insanları hırslarına yenik düşürmesin.
Tek merakım var anlı şanlı Beşiktaş duayenleri ! böyle önemli işlerin döndüğü günlerde nerelerdeler, üzerlerine rehavet mi çöktü. Bir an önce kendilerine gelsinler zira kartal’ın üzerine kara bulutlar çökmek üzere, yarın çok geç olabilir.