Beşiktaş eski yöneticisi, kongre ve Divan Kurulu Üyesi Celal Kolot, Beşiktaş gündemi hakkında Duhuliye.com’a özel açıklamalarda bulundu.
İşte Kolot’un açıklamaları:
Trabzonspor karşısında Beşiktaş, morali bozuk, demoralize bir rakip buldu. Trabzonspor’un bu durumu Sergen Yalçın ve oyuncuların oyun planını daha rahat uygulayabilmesini sağladı. Sakatları çok olan, çok eksik bir Trabzon takımı vardı. Üzerine bir de Sörloth konusu eklenince Trabzonspor maça hazırlanamadan sahaya çıktı. Beşiktaş Trabzonspor’a topu vererek, maçın başlarında rakibini durdurarak sonra yavaş yavaş oyuna ağırlığını koydu ve üç puan almasını bildi. Sergen Yalçın rakibi durdurmaya yönelik oyunları iyi oynatıyor. Geçen sezon Malatyaspor’un başındayken Beşiktaş’ı İstanbul’da bu şekilde yenmişti. Yine geçen sezon Galatasaray deplasmanından böyle bir kurguyla puan çıkardı. Geçen sezonun son derbisinde Fenerbahçe’yi böyle bir anlayışla mağlup etti. Bu oyunu iyi oynatan bir hoca. Bu sezon kadro kalitesinden dolayı bu oyunu Anadolu takımlarına karşı da oynatabilir. Maçların seyircisiz oynanması Beşiktaş için bu anlamda avantaj olabilir. Seyirci bu oyunu pek sevmez ama Sergen Hoca bu oyunla sonuca gidebiliyor.
“TİPİK HASTALIĞIMIZ”
Beşiktaş Paok’a elendiğinde Paok’a köy takımı muamelesi yapıp Beşiktaş’a nerdeyse düşmemeye oynar diyenler Trabzonspor karşısında alınan galibiyeti ise fazla abartarak abartılı bir sevinç sergiliyor. O Paok dün Benfica’yı eleyip Şampiyonlar Liginde playofflara kaldı. Ben geçtiğimiz sezon sonunda Duhuliye’ye de verdiğim röportajlarda hep söyledim. Beşiktaş direkt olarak UEFA gruplarına gitse daha iyi olur dedik. Kendilerini çok akıllı veya çok büyük Beşiktaşlı zannedenler o gün bize “Oradan şöyle para gelecek, böyle para gelecek. Beşiktaş’ın şampiyonlar Ligi’ne gitmesini istemez misin?” diyorlardı. Paok maçından sonra Sergen Hoca da aynı şeyi söyledi. Bu ön elemeyi oynadık da ne oldu? Transferler tamamlanmadan, takım hazırlık maçına bile çıkmadan Avrupa maçı oynamak zorunda kaldık, sonuç ortada. Ben geleceği severim, geleceği görmeyi severim. Geleceği görmek lazım.
“BEŞİKTAŞ’IN TRANSFERDE BAZI GERÇEKLERİ VAR”
Beşiktaş’ın yaptığı transferlerde belli mali gerçekler var. Belirlenen bir ücret aralığı var. Bu rakamlar aşılmadan en iyi takviyeler yapılmaya çalışılıyor. Özellikle N’Sakala ve Welinton çok eleştirildi ama bunlar 800-900 bin Euro bandında maaş alan oyuncular. Çok çok iyi oyuncular olmayabilir ama mücadele edecek, ekonomisiyle beraber bakıldığı zaman Beşiktaş’a fayda sağlayabilecek oyuncular. Sergen Hoca’nın çalıştığı, bildiği, istediği ve Sergen Hoca’yı tanıyan oyuncular. Bu oyuncuların üzerine de çok fazla gidilmemesi lazım. Fatih gitti diye bir eleştiri var ama Fatih’in Sivasspor’da başarılı olduğu bölge ön libero. Beşiktaş’ta burada bir kalabalık var. Çocuk bari gitsin oynasın denildi. Bunun dışında Mensah iyi bir görüntü çiziyor. Beşiktaş şu anda Nazım Sangare, Kalinic ve Gökhan Töre transferleri için uğraşıyor. Transferde Başkan Çebi, Sergen Hoca’nın isteklerini yerine getirmeye çalışıyor. Ben Antalyaspor’da Nazım’ı kesmeye aşlayan Bünyamin’i daha çok beğeniyorum, şahsen sağ beke onu tercih ederim ama Nazım da Türk oyuncu. Beşiktaş’ın yerli oyuncuya ihtiyacı var. Souza Elneny’nin yerine alındı. Atiba da uzun sürecek sezonda artık dinlendirilecektir, iyi bir transfer. Alanyaspor’da Ozan Tufan’ı yeniden parlatıp Türk futboluna sunan Sergen Yalçın, Elneny’i de Arsenal 11’ine kazandırdı. Atiba’nın yanına da bir tane daha defansif ve fizik yönü güçlü bir oyuncu istiyordu, alındı. Gidenlerden Gökhan, Caner ve Burak’ın gönderilmesi çok doğru karar. Geçen sezon gönderilmesi gerektiğini söylediğimizde tepki alıyorduk ama gördük ki bu arkadaşlar Beşiktaş’a gelirken para için geldikleri gibi, Beşiktaş’tan giderken de paraya gittiler ve yine doğuştan Fenerli oluverdiler. Bu üç oyuncu takım içinde tırnak içerisinde çete kurmuştu, her konuda onların dayattıkları oluyordu. Bu durum takımın havasını da bozuyordu. Ayrıca yaş olarak yüksek oyuncular. Caner’e alternatif Novak alındı. Gökhan Gönül’ün arkasında Dirar ve Murat Sağlam olmasına rağmen hala sağ bek bakıyorlar. Demek ki Fenerbahçe de bu oyunculara gözü kapalı güvenmiyor. Balotelli’nin veto edilmesi mesela, çok doğru bir karar. Beşiktaş’ın böyle ne vereceği belirsiz bir oyuncu için riske atacak parası yok. Fikret Orman zamanında imzalanan mukaveleler devam ediyor. Burada takıma hiç faydası olmayan oyuncular bile Beşiktaş’tan müthiş paralar kazanıyor. Fikret Orman yanan eve girdim diyordu, evden çıkıp gideli çok oldu ama yeni yönetim hala Fikret Orman’ın o eve verdiği zararları tamir etmeye çalışıyor. Fikret Orman zamanında kulüpte sekreterlik yapan eski bir çalışan 200 bin TL alacağını kulüpten talep etmiş. Beşiktaş yönetimi bir yandan da halen böyle sorunlarla uğraşıyor.
ŞAMPİYONLUK YARIŞI: FENERBAHÇE, GALATASARAY, TRABZONSPOR, BAŞAKŞEHİR…
Şampiyonluk yarışında Beşiktaş’ın rakiplerine göre daha geride olduğu algısı yaratılıyor sürekli. Bu algının değişmesi lazım. Yönetimin de burada lobi gücünü, çalışmalarını artırması gerekiyor. Başakşehir – Galatasaray, Galatasaray – Fenerbahçe maçlarının olduğu şu önümüzdeki 2-3 haftadaki maçlarını kazanırsa Beşiktaş çok iyi bir hava yakalar ve rüzgarı arkasına alır. Medyanın, hatta hakemlerin bile Beşiktaş’a bakışı değişir. Yaptığı transferlerle bir hava yakalayan Fenerbahçe’ye verilen penaltı malum. Rizespor gibi zayıf bir takımı olmayan penaltıyla son dakikalarda yendiler. Ben Beşiktaş’a ayrıcalık yapılsın, haksız maç kazandırılsın demiyorum ama Fenerbahçe’ye, Galatasaray’a o penaltılar çalınıyorsa Beşiktaş’a da çalınsın. Eşitlik doğru yoldan sağlanamıyorsa böyle sağlansın. Beşiktaş yönetiminin bu algı işlerinin peşini bırakmaması lazım.
Fenerbahçe kumar oynuyor. Çok fazla transfer yaptılar. Başkasının işi bizi ilgilendirmez ama ne yapmaya çalıştıklarını hiç anlamıyorum. Fenerbahçe çok çabuk demoralize olabilen bir camia. Medyadan aldığı gazla, hakem desteğiyle yürüyecekler ama bir iki maç kaybettiğinde hemen fabrika ayarlarına dönüp geçen yıllardaki gibi düşüşe geçebilecek bir takım. Beşiktaş’ın özellikle algı savaşlarında Fenerbahçe ile başa çıkması gerekiyor. Ayrıca bence Fenerbahçe’nin limit olayının, yaptığı satışların da araştırılması lazım. Ne Elif Elmas, ne Vedat Muriqi o rakamları görecek oyuncular değil. Hele de takım altıncı yedinci olurken.
Fatih Hoca yeni sezon planlamasını çok iyi yapmış ama çok aktif, çok önemli bir yönetici olarak gözüken Abdürrahim Albayrak transferde üstüne düşenleri yapamadı. Ödenmesi gereken bir peşinat yüzünden Mert Hakan’ı Fenerbahçe’ye, Fatih Hoca’nın ilgilendiği ve istediği bir başka oyuncu Mensah’ı ise Beşiktaş’a kaptırdı. Bu transferleri elinden kaçıran Galatasaray şimdi 2 orta saha oyuncusu arıyor. Bunları alabilseydi Galatasaray şampiyonlukta bir numaralı favoridir derdim ama orta sahayı istedikleri gibi kuramadılar. Stoke City’den aldıkları oyuncu fizik gücüyle oynayan bir oyuncu.
Başakşehir kadrosunu pek değiştirmedi. Yaş ortalaması yüksek bir takım olarak gereken gençleşme hamlelerini yapamadı. Geçen yılki başarılarını tekrarlayacaklarını düşünmüyorum. Trabzonspor’dan ise bu sezon hiçbir şey olmaz. Giden oyuncuların yeri dolmadı. Ahmet Ağaoğlu geçen sene kameraların önünde şov için basın toplantısı yaptığı Sosa ve Novak’ı Fenerbahçe’ye kaptırdı. Alanya maçında sahaya inerek bana göre şampiyonluğu orada kaybetti. Bu sene geçen sezonki havayı, coşkuyu da kaybetti. Ünal gitti yardımcısı gelsin, Hüseyin gitti onun yardımcısı gelsin, Chelsea’de Mourinho’nun yanında çalıştı demekle olmuyor bu işler. Maalesef çok daha zayıf bir Trabzonspor göreceğiz gibi gözüküyor.
KALECİ ALINMAMASI DOĞRU, GENÇLERE ŞANS VERMEK LAZIM
Beşiktaş’ın iki kalecisi de genç. Serkan Kırıntılı gibi isimlerin gelmesindense ben Ersin ve Utku ile devam edilmesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Ersin geçen sezonki Kayseri, bu sezon da Paok ve Trabzonspor maçlarında hata yaptı ancak yabancı iyi bir kaleci almak maddi olarak imkansız. Yerli olarak da kim gelirse gelsin Ersin’i oynatıp geliştirme düşüncesi var Beşiktaş’ın. Trabzonspor maçındaki hatası çok eleştiriliyor ama söylendiği gibi oyun 1-0 olsa Ersin oraya çıkıp o golü yemezdi. Genç oyunculara daha çok şans vermek gerekiyor. Beşiktaş’ta Fikret Orman döneminden kalan mukavelelerden dolayı takım büyük bir ödeme yükünün altında. İstemediği oyuncuları gönderebilse Beşiktaş belki de 50 milyonluk bütçe açacak. Örneğin Lens, Boyd gibi oyuncular yerine Hasic, Atakan gibi genç oyuncuları izleme isteği daha fazla Beşiktaşlılarda. Genç oyunculara şans vermek lazım.
ANTALYA MAÇI ZOR OLACAK
Beşiktaş’ın dediğimiz gibi, ilk 3-4 haftayı kayıpsız atlatıp bir rüzgar yakalaması lazım. Trabzon maçında taktik tuttu. Antalya’yı nasıl olsa yeneriz deyip hurra gol için oynarlarsa Antalyaspor’un Beşiktaş için sıkıntı çıkarabilecek oyuncuları var. Bu maçı da Trabzon maçı gibi bir taktik savaşı olarak görüp öyle oynamak gerekiyor. Umarım kazanan Beşiktaş olur.
Duhuliye.com ÖZEL HABER