Siyah-Beyazlılar, ilk devrede rakibine nefes aldırmadı ve ikinci yarıda set oyunuyla golü buldu. Topu kaparken az faul yapılması da önemliydi. Kartal, fiziksel olarak da daha iyi olduğuna göre, şimdi sıra oyunu geliştirmekte...
Üç haftalık arada fiziksel olarak rakiplerinin çok önüne geçtiğini Denizli maçında eksik kalana kadar göstermişti Beşiktaş. Dün akşam da Josef de Souza’nın yokluğuna rağmen aynı fizik üstünlükle rakibine ilk devre boyu nefes aldırmadı. Ancak bu tip oyunlarda şöyle bir sorun oluşuyor. Baskı yiyen rakip geride büzüşüyor ve rakibi hareket ettirecek gelişmiş pas oyununuz ya da işi çözecek ayağına mahir (yani çalım becerisi olan) oyuncunuz yoksa iş zora giriyor. Gerçi Beşiktaş ilk devre boyunca oyunu her anlamda çeşitlemeyi becerdi, bu elbet onlar adına önemli bir olumluluk.
Kullanım açısından verimli
İkinci devre Beşiktaş’ın hücum şiddeti düşer gibi olunca davetiyeyi alan Malatya öne gelmeye başladı. İşte o anlar fırsat anlarıydı ve çok iyi örgütlenmiş bir set oyunuyla Ghezzal/Larin golünü buldular. Atiba’nın stoper arasından kurduğu oyunlar alanın kullanımı açısından verimliydi, evet. Ancak Atiba’nın geride kaldığı anlarda Ghezzal/Oğuzhan ikilisinin üçüncü bölge performansının saman alevi seviyesinde kalmasına çözüm bulmak şart. Beşiktaş’ın bir başka iyisi, topu kaparken ülke ortalamasının hayli altında faul yapıyor oluşu.
Açığı gidermek önemli
Bu oyun bilincinin gelişmesi oyunun geliştirilmesi açısından önem arz ediyor. Skordan bağımsız olarak Beşiktaş son iki maçında fiziksel olarak yükselmişti. Şimdi sıra oyunu yükseltmekte. Evet, top elde ama hücumda verimlilik aynı oranda önemli. Bu durum ülkede genellikle ‘’yetenek yoksunluğu’’ ile açıklanır.. Ve yine aynı ülkede ‘’büyük takım algısı’’ her zaman bir adım öndedir. Ancak buna güvenmemek, elde olanlara uygun şablonlarla bu açığı gidermek işin aslıdır. Yoksa her maç olası kazalara açık hale gelir ve el yürekte geçer o akşam.
Beşiktaş nefes aldırmadı!
Cem Dizdar
Yorumlar (2)