Oyunda sorunlar olunca problemi oyuncuyla çözmeye çalışmak da yöntemlerden biridir. Ancak asıl olan ‘’oyun’’ olduğundan bu ancak ara çözüm olabilir. Ayrıca sürdürülebilirlik açısından sıkıntı yaratacağı gibi oyuncuların hangi tip oyuncular olduğu da bir o kadar belirleyicidir. Beşiktaş için bu oyuncular Aboubakar, Gökhan Töre ya da Josef de Souza mıdır, işte soru bu!
Beşiktaş, ilk yarısında birkaç güçsüz atak girişimi ve devre sonu Töre hücumu dışında etkisiz kaldığı gibi Gençlerbirliği’nden hem gol yedi hem de pozisyonlar verdi. Yedikleri golden önce baskıdan çıkan Gençler’in çoklu hücumundaki çaresizlikleri teknik ekibe çok şey anlatmalı.
Eski model oyun...
İkinci devre çare olarak sahaya şimdiye kadar çare olamayan Mensah sürüldü. Ancak geriden bilinçli, kısa ve seri paslarla başarıyla öne çıkan Gençler her defasında Beşiktaş’a atacağı golü hatırlattı. İki takım arasındaki temel fark şuydu; Gençlerbirliği sahaya yerleşim ve topun kullanımı açısından planlanmış bir oyunu icra ediyordu. Elbette bu oyuna daha çok rakibi izin verdi. Beşiktaş ise ‘’marifetli bellenen futbolcular’’ın ayaklarına bakan eski model bir oyun peşindeydi. Gol bulabilirler miydi? ‘’Evet’’. Birden fazla gol yerler miydi? O da, ‘’Evet’’! Hatta son bölümdeki Sio’nun laubali tavrı olmasa yemişlerdi bile.
Rakipler, cesaretleniyor
Beşiktaş’ın takım savunması konusunda ciddi problemleri var ve bu sorun giderek büyüyor. Hatta her hafta giderek derinleşecek gibi görünüyor. İlk hafta oynanan Trabzonspor maçı sonrası tespit ettiğim, ‘’Beşiktaş bu oyunla içeride de çok maç ya da puan kaybeder’’ dediğim şey tam da buydu. Bu düzenini bulamamış takım ve oynamaya çalıştığı oyun tüm rakipleri cesaretlendirecektir.