Birisi veya birileri çıkıp “gün gelecek, sosyal medya” diye bir şey çıkacak ve tüm ülkeyi o yönlendirecek diye bir cümleyi şuraya atasözü olarak not ettim deseydi ağzımızın dışında başka bir tarafımızla güler geçerdik…
Bugün sosyal medya o kadar güçlü ki! Her gün yeni bir şey yaşayarak görüyoruz.
Son örneğini futbol dünyamızda gördük adını da “salıncak” koyduk…
İşi ilginç kılan futbol tarihinde birlikte birçok tarih yazmış, 100 yılı aşmış kulüplerimizin bu işlerin altından “yönetici” sıfatıyla çıkması.
Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe futbolun lokomotifi olmuş kulüpler ve artık birer şirketler…
Bu şirketlerin patronları yani kulüp başkanları önemli zamanlarda bir araya geliyorlar ve bu toplantılar basına yansıyor en TFF başkanı ve başkanların yaptığı toplantı ve Beşiktaş Kulübü’nün bir organizasyonunda bir araya geldikleri gibi…
Şimdi aklınızın bir köşesinde “salıncak” ve “sponsorluk” sosyal medya göndermeleri bir tarafta dursun.
Mesela Beşiktaş Kulübü’nün yaptığı açılış organizasyonunda bir araya gelen KOÇ Grubu onursal başkanı Rahmi Koç ve Galatasaray başkanı sayın Dursun Özbek’i hatırlayın (hani şu yanaklarını bir siyasi partiye teslim eden) bu iki isim o toplantıda bir araya geldiler hatta sayın Rahmi Koç sponsorlukla ilgili ince bir espri de yaptı. Peki! Sayın Özbek ne yaptı? Susmaktan başka…
Sayın Özbek, sayın Hasan Arat’a o toplantıda nasıldı salıncak esprimiz diyebildi mi?
Sayın Özbek aynı soruyu sayın Ali Koç’a TFF başkanı ile yapılan toplantıda “Ali’cin nasıldı salıncak esprimiz? Beğendin mi?” diye sorabildi mi? Diğer başkanlar sayın Özbek’e böyle şeyler sorabildi mi?
Soramazlar çünkü o yerler taraftarın gazını alma yerleri değildir.
İş adamı kimlikli bu şahısların sahip oldukları şirketlerin diğer patron kulüp başkanı şahısların şirketleriyle kendi şirket resmi internet sayfalarından böyle “adi espriler” yaptığını gördünüz mü? Mesela sayın Özbek “KOÇ Grubunu” kendi şirketleri üzerinden hiç “salıncağa” bindirebilir mi? Ya da Hüseyin Yücel’in eğitim kurumları üzerinden böyle maytap geçebilir mi?
Tabii ki “hayır” çünkü o maytap “elinde” patlar…
Ama iş sportif anlamda ortalık karıştırmaya gelince hepsi hoyratlar. Kulüplerin resmi internet siteleri kimlere, hangi kontrol şartlarıyla teslim ediliyor görüyoruz. Zaten kontrol eden, etmek isteyen, bu yapılanlara ceza veren de yok…
Bu ülkede futbol Cruyff’un kemiklerini sızlatacak şekilde “basite” indirgenmiş hale gelmiştir.
Bu seviyesiz ortamda alınacak şampiyonluğun çokta anlamı yok sonuçta görüyoruz burada şampiyon olup parayı cebe indiriyorsun ama iş bu işin kaymaklı tarafına gelince “İsviçre Alpleri’nde” hava almaktan başka şey yapamıyorsun…
Mehmet Eyüp Yardımcı
duhuliye.com/ özel haber